Öğretmenlik mesleğinden ihraç etmişlerdi acımasızca. En çok bu dokunmuştu ona. Öğrencilerinden koparılmasına, okulundan, evlatlarından uzaklaştırılmasına dayanamamıştı. Yaşlanmıştı gözleri, hüzünlenmişti. Fakat bunda da bir hikmet vardı, Takdir-i ilahi böyle tecelli ediyordu. Kaderin her hükmüne en baştan rıza göstermişti. Çok kısa süren, sadece birkaç yıl kadar süren öğretmenlik hayatına çok büyük hizmetler sığdırmıştı.

Cizre’de iken kendisini acımasızca suçlayanların ve iftira atanların haberi var mıydı acaba, iman ve Kur’an hizmeti için işine son verildiğini? Öğrenince yüzleri kızaracak mıydı? Yaptıklarından bir pişmanlık duyacaklar mıydı? Kim bilir?

Kader, hükmünü icra ediyordu. Bu sefer de İstanbul’a düşmüştü yolları. Orada meşakkat dolu yıllar birbirini takip etmişti.  Sıkıntı dolu yıllar. Tesellisi hizmetlerle, nurla, Kur’an’la meşgul olmasıydı. İşte bu yeterdi ona. Bütün huzur ve saadeti bu şekilde buluyordu. Bu nurların verdiği teselli ve huzur kendisine yetiyordu.   

Bir gün birkaç nur insan bir araya gelmişti bir nur mekânında.  Sonra yemek yemeye başlamışlardı. Kapı zili çalmıştı. Birden ‘’Sungur Ağabey’’ geldi demişti bu ihlâs abidesi. Farkında olmadan bu kelimeler ağzından dökülmüştü.  Biraz sonra kapıda Sungur Ağabey görünmüştü. Yemekten sonra ders yapılmaya başlanmıştı. Sungur Ağabey yapılan dersi izah ediyor ve evliyaullahın vasıflarını açıklıyordu. Birden durmuştu ve bu nur insana dönmüştü. ‘’İşte evliya görmek isteyen bu simaya bakabilir’’ demişti. Tevazu ve mahviyet içinde başını eğmişti, yüzü kızararak bu gönül insanı.

İmanlarını kurtarmaya vesile olduğu çok sayıda insanın dua, minnet ve muhabbetleri ile hayatına devam eden bu nur insana binler selam, binler dua ve binler minnet. Rabbim bizleri bu kahramanlara layık eylesin.

Yıllar önce bu büyük insana olan minnet duygularımı ifade etmek için kaleme aldığım mütevazı bazı mısraları bu vesile ile buraya almak istiyorum.

BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

Tek gayesi dine hizmet
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM
Bayrağı olmuş cesaret.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

İmandan, nurdan yeleği.
Demirden, tunçtan bileği
İyiliktir tek dileği
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM.

Metanet olmuş şiarı.
Hizmette bütün nazarı
Hakta sebattır kararı.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

Gönlümüzde yaşar adın.
Bize rehber nurlu yâdın.
İman, Kur’an’dır feryadın
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM.

Sevgi, şefkat dolu özü.
İlim, irfan saçar sözü.
Haya timsalidir yüzü.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM.

Hep hakkı anlatır dili.
Nur’dan getirir delili.
Bizlerin gerçek halili
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

Manevi cihadın eri.
Kur’anı’ın muhlis neferi.
Erdemle defeder şeri.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

Varsa da bin bir gaile,
Hep Hakkı getirir dile.
Hatırlanır dua ile
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM

Unutamam asla seni.
Nurlu yola aldın beni.
Hakka adadım can, teni.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM.

Menekiyem, yetmez kelam
Aşkla derim, Nurdur davam.
Binler minnet, binler selam.
BENİM NURLU ÖĞRETMENİM.