Otuz kişilik bir ekip ile yaptığımız ve bir hafta devam eden Filipinler gezisi burada hizmet eden kardeşlerimiz tarafından büyük bir muhabbetle karşılandığı gibi, bizim için de çok güzel bir tecrübeye vesile oldu.

Bu devlet hakkında geniş kapsamlı bazı bilgiler vermeye çalıştık. Biz de bu ülke ile ilgili olarak on tane yazı yazdık. Bu on birinci yazımız ile birlikte, bu konuya belki şimdilik nihayet vereceğiz.

Bizden maddi mesafe olarak çok uzak olan bu ülkede, manen beraber olduğumuz ve aynı duyguları paylaştığımız çok sayıda kardeşimizin varlığını müşahede etmenin engin ve zengin bir huzurunu yaşadık.

Bu uzak ve maddi olarak da büyük sıkıntılar içinde yaşanan bölgelerde çok zor şartlarda yapılan iman ve Kur’an hizmetlerinin büyük bir destek ve yardıma ihtiyacı var. Himmet ehlinin bu gibi bölgelere hizmet ve şevk ellerini uzatması gerekir.

Türkiye'nin yıllarca bağlandığı kelepçeler ve kayıtlar bir bir çözüldükçe bu gibi gözü bizde olan ülkelere olan himmet ve alakanın da gözle görülür bir şekilde artış gösterdiği dikkatten kaçmıyor.

Bir kaç ağaç bahane edilerek çıkarılan ve hükümeti düşürme hedefine yönelen olaylara iyice dikkat etmek gerekir. Türkiye’nin kendi iç meselelerine dönmesi, çıkarılacak olay ve kargaşalarla meşgul edilerek, dışarıya yönelteceği bu manevi himmetin bitirilmesi hedefleniyor.

Son günlerde çıkarılan ve dış odaklar tarafından açık ve aleni bir şekilde desteklenen eylemlerin bu gibi hedeflete hizmet etmek amacıyla tahrik edildiği konusunda bir tereddüt olmamalıdır.

Mindanao bölgesinin önemli bir şehri olan Cagayan De Oro'nun en merkezi yerinde Risale-i Nur Enstitüsünün bir şubesi var. Bu şube önemli bir uğrak yerlerinden birisi konumunda. Ayrıca burada ''Nurs Dersanesi'' tabelasını da görmek, ayrı bir mutluluk vesilesi. Burada sohbetler yapılıyor. Ziyaret edenlerin sorularına cevaplar veriliyor.

İslamiyet ile ilgili herhangi bir araştırma yapmak isteyenlerin kaynak temin etmek için uğradıkları yerlerin basında bu enstitü geliyor.  Kamuoyunda tartışılan herhangi bir konu hakkında bilgi almak, röportaj yapmak ve bilgi almak isteyen yayın kuruluşlarının ilk müracaat yerlerinden birisi de bu enstitü şubesi olarak gösteriliyor. Doğru İslamiyet’in Filipinler kamuoyu ile paylaşılması noktasında çok önemli bir görev ifa ediyor.

Risale-i Nur Enstitüsü'nün yapmış olduğu hizmetler; Nur dersleri,  Akademik çalışmalar, yayın ve neşir hizmetleri ile halkla ilişkiler (kurban eti dağıtımı, radyo-TV programları, hapishane çalışmaları) gibi organizasyonlar başlığı altında ifade ediliyor.

Filipinlerde bolca yetiştirilen Hindistan cevizi, ilaç endüstrisinde son yıllarda artan bir şekilde kullanılmaya başlanmış. Bu mucize meyve, ayrıca birçok sektörde yoğun bir şekilde kullanılıyor ve Filipinler ekonomisine çok önemli katkılarda bulunuyor.

Filipin Müslümanlarının Türkiye'ye muhabbetleri ve ülkemizden beklentileri de bir hayli fazla. Sultan Abdulhamid'in ''Halife'' unvanı ile Filipinler Müslümanlarına hediye olarak gönderdiği Kur'an-ı Kerim'e gözleri gibi bakıyorlar ve müzelerinde çok özel bir yerde muhafaza ediyorlar.

Hilafetin ifa ettiği büyük misyonun hala Türkiye'de olduğunu ifade eden çok sayıda Filipinli var. İmkânları nispetinde Türkiye'yi takip ediyorlar ve bu büyük misyonun yeniden ifa edilmeye başlanmasını dört gözle bekliyorlar. Ayrıca son yıllarda kat edilen önemli mesafelere seviniyorlar ve dua ile katkıda bulunuyorlar.

Cagayan De Oro'ya doksan kilometre mesafede bulunan İligan Şehrindeki hizmetleri de yakından görme fırsatı bulduk. Havaalanında bizleri bekleyen araçlarla İligan'a doğru yola çıktık. Bu bölge de hava çok sıcak ve tropikal iklimin bütün özelliklerini bir arada görmek mümkün.

Filipinler'in hemen hemen her yerinde şehir içi ulaşım motor taksilerle ve kenarları açık dolmuşlara sağlanıyor. Motorsiklet kullanımı da çok yaygın. İligan şehri, bizleri mücessem rahmet olan yağmur ile karşılıyor. Bu yağmur ile birlikte sıcaklığın şiddeti azalıyor. İligan'da Saliha isminde ve Katolik iken Risale-i Nur'ları okuyarak Müslüman olan bir öğretmen bacımızın da heyecan verici hikâyesini dualarla dinledik.

İligan'da hizmet merkezini ziyaret ettikten sonra Baloi'deki hizmet merkezini ziyaret ettik. Burada da güzel bir hizmet merkezi var.  Bu mekan, Sultan Şeyh Abdülkadir isminde değerli bir şahsiyet tarafından vakfedilmiş. Ehli tarik bu değerli şahsiyet kısa zamanda önemli hizmetler deruhte etmiş. Buradaki Sultanlık bir muteber unvanı ve bu zat vefatı ile birlikte Risale-i Nurlara olan hürmet ve bağlılığının bir nişanesi olarak buradaki Nur Kahramanlarından Muhammed Rıza tarafından kullanılmasını vasiyet ediyor.

Güneydoğu Asya'da, Malay Takımadaları bölgesinde bir ada devleti olan ve 7107 adadan oluşan Filipinlerde; çok farklı kültürler, farklı inançlar ve çok sayıda mütevazi insan var. Geçmişte yaşanan dramatik hadiselerden sonra, ülke, barış içerisinde bir arada yaşama kültürünü geliştirmede çok önemli bir mesafe almış durumda.

Filipinler seyahatimizin çok önemli bir durağı da Mormon Kilisesi oldu. Mormonlar çok ilginç bir topluluk ve Hıristiyanlığın çok farklı bir inanç sistemi bulunan bir mezhebi. Birçok Hıristiyan, bu farklı özelliklerinden dolayı Mormonları kendi dinlerinden kabul etmiyor.

Mormonların dünyadaki sayıları on beş milyon civarında. Kiliseleri çok sade ve diğer kiliselerden çok farklı bir görüntü arz ediyor. Ayin odalarında hiç bir resim ve ikon bulunmuyor. Daha çok bir ders ve sohbet ortamını andırıyor.

Mormon Kilisesi Temsilcisi Prof. Dr. Quivido T. Origines çok farklı bir kişilik. Risale-i Nur'lara hizmet etmeyi çok büyük bir gayesi olarak kabul ediyor. Bazı küçük risaleleri de Filipince'ye çevirmiş. Bizim Filipinler seyahatinde yakın ilgisini gördüğümüz Prof. Origines'in ''beni aranıza kabul ettiğinizi için çok teşekkür ederim'' sözleri gerçekten çok güzel bir ilgi ile karşılandı.

Prof. Origines, bizi hizmet merkezinde de ziyaret etti ve kısa bir konuşma yaptı. Bu konuşmada sarf ettiği bazı sözleri, hepimize yürekten ''amin'' dedirtti. O sözler şu şekilde özetlenebilir: ''Benim hayatta çok büyük bir gayem var. O da şudur. Ben Üstad'ın uzun yıllar yaşadığı Barla'ya gidip bir müddet burada yaşamak istiyorum. Burada Risale-i Nur'un tamamını Filipinler diline çevirmek istiyorum. Ondan sonra ölürsem de gam yemem. Biz şunu biliyoruz ki Hz. İsa'ya inanmayan bir Müslüman, Müslüman değildir. Herhangi bir Mormonu gördüğünüz zaman onu dershanelerinize davet edin.''

Mormon Kilisesini ziyarette yapılan toplantı, Kur'an tilaveti ile başladı. Okunan Kur’an'ın İngilizce meali aktarıldı. ''Meeting of two Cultures'' iki kültürün buluşması başlığı altında gerçekleştirilen bu toplantı da hoşgörü ve barış havaları esti.

Bu toplantı esnasında kilisenin hemen yanındaki camide ezan okundu. Daha sonra her iki ülkenin milli marşları okundu. Mormon kiliseleri bölge sorumlusu da bu toplantıda bir konuşma yaptı. Global barışa dönük ortak çalışmalar yaptıklarını, beraberce farklılıklara saygı göstermeyi öğrendiklerini ifade ile şu güzel sözleri sarf etti. ''Biz hepimiz aynı Allah'ın kullarıyız''

Mormon kilisesinin mensuplarının ilginç bazı özellikleri var. Üniversiteyi bitiren Mormonlar, evlenmeden ve ailelerinden uzak bir yerde iki sene hizmet ediyorlar. Tıpkı vakıflık müessesesi gibi sadece hizmetleri ile meşgul oluyorlar.

Üç yüz bin kilometre kare toprağı bulunan, yedi bin yüz yedi adadan oluşan ve ancak bu adaların iki bin kadarında insanların yaşadığı bir adalar ülkesi olan Filipinler’in ekonomik ve sosyal yönden alması gereken çok mesafe var. Yüzyıllarca uzak yakın birçok ülke tarafından kaynakları sömürülen, maddi zenginlikleri başka ülkelere taşınan bu ülkenin, önünün açık olmasını temenni ediyoruz.

Müslümanlar, yüzyıllarca bu adalarda çok büyük sıkıntılar çektiler. Büyük bir Hıristiyanlaştırma politikalarına hedef kılındılar. Sonra sosyal ve ekonomik yönden de ayrımcı politikalara muhatap kılındılar. Son yıllarda haklarına kavuşma noktasında Müslümanlar önemli başarılar elde ettiler. Ve dileriz ki, bu konuda çok önemli adımlar atılır ve başarılar elde edilir.

Filipinler’in ekonomik yönden tam bağımsızlığına kavuşması da hiç kolay değil. Japonya, Çin, Güney Kore ve Malezya gibi gelişmiş ve ekonomide büyük atılımlar yapan ülkelerle komşuluğun maalesef dezavantajlarını yoğun bir şekilde yaşanıyor.
Bu dezavantajların, avantajlara dönüşmesi ve ekonomik yönden tam bir atılım içinde bulunması için de çok çalışmaları gerektiğini ifade etmek durumundayız. Başkanlık sisteminin uygulandığı, her alanda demokrasi ve secim sisteminin yerleştirilmeye çalışıldığı bu dost ülkenin başarısı için gönülden iyi dilek temennilerimizi ifade etmek istiyoruz.

Bu ülkede İslami hizmetler için çok uygun ve mümbit bir zemin bulunmaktadır. Türkiye’nin hem devlet olarak ve hem de sivil inisiyatifler tarafından son yıllarda başlayan hizmet ve desteklerin artarak devam etmesi gerekir. Çok az gayretlerle ve küçük maddi yardımlarla, çok büyük hizmetlerin yapılabileceği konusundaki gözlemimizi, çok değerli okuyucularımız ile paylaşmak istiyoruz.

Burada hizmet eden değerli kardeşlerimize, Filipinli fedakâr, gayretli ve samimi Müslümanlara bir kez daha gönülde ve en içten selamlarımızı ve iyi dileklerimizi gönderiyoruz.

Allah’ın yardımı, rahmeti, merhameti ve inayeti, onların ve bütün Müslümanların üzerine olsun.