Hüseyin EREN
Gölgeli gözlükler
Birileri Risale-i Nur’ları “sadeleştirme” adı altında tahrif etmeye dursun, devletin Risaleleri bastırmaya başlaması, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanın basılan kitabı meydanlarda halka gösterip Bediüzzaman’ın isteği “hamdolsun” bize nasip oldu demesi düşündürücü değil mi?
Evet, hakikat boşluk kabul etmez. Gölgelenir, perdelenir ama hakikat yok edilemez, yokluğa yuvarlanamaz. Güç; zayıf bir gölgedir hakikatin karşısında, ince bir perdedir hikmetin önünde. Zaman, hakikatin mağlup olduğu bir zamanı yazmamış, mekân da böyle bir şahitlikte bulunmamıştır.
İsimler, resimler, elbiseler hakikatin değişen renkleri ve seslerinden başka bir şey değildir; hakikat avcısı, hikmet aşığı; yitik malını nerede, kimde görürse ona gider, ona koşar. Araçların amaçsız bekçiliğini yapmaz; ışığın kaynağına bakar, vesileleri geçici suretler olarak seyreder geçer.
Alet ediyormuş! Kalbini yardın da gördün mü? Köreltici yorumlar, körletici teviller; yıldız hakikatlere böyle mi ayine olunur?
Hakikati, hakiki haliyle bakmak; zamanın eskitemediği ve değiştiremediği şekliyle görmek; günlük yuvarlanmalardan, gündelik bocalamalardan başka nasıl kurtulunur?
Hevesi teviller, nefsi yorumlar; gelen hakikati değiştirmez. Zaman hakikat zamanı; şunun bunun, şu grubun bu grubun zamanı değil. Gelinen nokta bunu ap açık gösterdi; aklını başkasının cebine koyma, kalbini kiraya verme devri bitti.
İslam cemaatinin altındaki grupların bu hayati hakikati görme zamanın geçtiğini gördük son yaşanan, yaşıyor olduğumuz hadisede.
Köprülerden geçilir gidilir; yolda yürünür gidilir, denizde yüzülür ufka açılınır. Köprüden dikili kalınmaz, yolda takoz olunmaz, denizde engel olunmaz. Belki yanlış konuştum, belki yanlış yönlendirdim, özür dilerim demek çok mu zor bir şey?
Sabır duruş sergilemeyi, zamanın hakikat tevilini göstermesini beklemeyi bilmeyeni, zaman savurur atar, mazinin derinliğine defneder.
Kritik zamanlar, kritik hakikatleri okuma zamanıdır.
Sadeleşmeye evet, zihnin sadeleşmesi, gönlün sadeleşmesine evet. Aklı gölgelere takılmış, kalbi perdeleri aşamamışların göreceği gölgeden başka nedir? Amaç olmuş araçları, gölgeli gözlükleri kırmadıkça hakikat güneşinin doğuşunu görmek mümkün olmayacaktır.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.