Dr. Cemil ŞAHİNÖZ
İslam Almanya’nın bir parçası mı?
“İslam Almanya´nın bir parçası mı?” sorusu yaklaşık 10 senedir gündemde. Bazı makamlarda bulunan ve göreve yeni gelen siyasetçilere, adeta taraflarını bilmek için, bu soru sürekli sorulur.
Bu sorunun cevabını ilk defa 2006 senesinde dönemin Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble vermişti. Kendisi İslam´ın Almanya´nın ve Avrupa´nın bir parçası olduğunu söylemişti. O günlerde bu yanıt hiç tartışılmamıştı bile.
Daha sonraki yıllarda, 2010 senesinde, dönemin Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff da Schäuble gibi, İslam´ın Almanya´nın bir parçası olduğunu ifade etmişti. Bu sefer adeta kıyamet kopmuştu. Çünkü o günlerde göçmenler ile ilgili sıcak tartışmalar vardı. Sağcı akımlar da yükselişteydi. Wulff daha sonra istifa etmişti. Bazı siyasi analizler, Wulff´a karşı bu sözünden dolayı istifa kampanyası başlatıldığını ifade ediyorlar.
Wulff´un yerine gelen Cumhurbaşkanı Joachim Gauck´a da 2012 senesinde hemen aynı soru yöneltildi. Gauck ise selefi Wulff gibi yanıt vermedi. Gauck, İslam´ın Almanya´nın bir parçası olmadığını, fakat Almanya´da yaşayan müslümanların Almanya´nın bir parçası olduğunu beyan etti.
2015 senesine gelindiğinde ise, mültecilerle ilgili tartışmalar alevlenmişti. Artık sağ partiler ve sağ gruplar açıktan müslümanları ve mültecileri hedef alıyordu. O günlerde Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Wulff´un sözlerini tekrarlayıp, İslam´ın Almanya´nın bir parçası olduğunu beyan etmişti.
2018´de ise Almanya´da yeni bir hükümet kuruldu. Yeni İçişleri Bakanı olan eski Bavyera Eyalet Başkanı Horst Seehofer, daha işine başladığı, görevini aldığı ilk gün (!) adeta yukarıda da belirttiğimiz gibi tarafını göstermek için, İslam´ın Almanya´nın bir parçası olmadığını söyledi. Aynı Gauck gibi, Seehofer de Almanya´da yaşayan müslümanların Almanya´nın bir parçası olduğunu dile getirdi.
Belki Seehofer´in bu sözleri yakında Bavyera’da yapılacak olan eyalet seçimleri için taktik de olabilir. Sağ partilerden oyları geri kapma hesabı olabilir. Yeni hükümetin 175 sayfalık koalisyon anlaşmasında da İslam kelimesi 7 kere geçiyor, hepsi de negatif bir bağlamda, terörizm ile mücadele konusunda geçiyor. “Müslümanlar” kelimesi ise bir kere geçiyor. Müslümanların Almanya´da uyumlarını desteklemek cümlesinde.
Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi İslam hem tarihsel olarak hem de sosyolojik olarak sadece Almanya´nın değil, Avrupa´nın bir parçasıdır. İslam, zannedildiği gibi 2. Dünya Savaşından sonra ´misafir işçiler´ alımıyla Avrupa´ya adım atmadı, en az 500 senelik bir geçmişi var.
Bugün ise Almanya´da müslümanlar toplumun önemli bir parçası. Okullarda İslam Din Dersi, manevi bakım, Sosyal Yardım Kuruluşları, anayasal olarak tanınma, aşırı gruplarla mücadele gibi Almanya´yı ilgilendiren güncel konular, müslümanların günlük hayatlarında önplana çıkıyor.
İstatistiklere göre yaklaşık 6 milyon müslüman var Almanya´da. Ve bunlar sadece göçmenlerden veya mültecilerden oluşmuyor. Her milletten, her kültürden ve her dilden müslüman mevcut. Dolayısıyla Asya veya Afrika kültürleriyle içiçe girmiş bir İslam anlayışı değil, tamamen Alman kültüründen oluşan bir İslam da mevcut. Din aynı, iman aynı, ibadetler aynı, ama kültür farklı. Sadece bu bakımdan bile İslam´ın Almanya´nın bir parçası olduğunu söylemek mümkün. Aksi takdirde 6 milyon insan kendisini dışlanmış hisseder. Özellikle cami saldırılarının arttığı şu günlerde, saldırıları kınamak, müslümanları kucaklamak ve onlara sahip çıkmak yerine, böyle bir açıklama yapmak, sadece ırkçıları güçlendiriyor.
https://twitter.com/Cemil_Sahinoez
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.