Abdulkadir SELVİ
Meclis'teki askeri loca kaldırılmalı
Meclisimizin dört tarafı Kuvvet Komutanlıkları ile çevrilmiş durumda.Meclis'in solunda Deniz Kuvvetleri, onun yanında Hava Kuvvetleri Komutanlığı var.
Sol çaprazdaki Genelkurmay Başkanlığı ise haşmetli yapısıyla parlamentoya bakıyor. Tam karşısında ise Jandarma Genel Komutanlığı mevcut.
Meclis'in arkasında ise tabur var.
Darbe durumunda tanklar Etimesgut'taki zırhlı birliklerden yola çıkmadan, vekilleri derdest etmesi için.
Meclis'in dört bir yanının Kuvvet Komutanlıkları ile çevrili olması dahi Başkent'e
yarı-askeri bir görüntü veriyor.
Demokrasilerde simgelerin yerinin büyük önem taşıdığı dikkate alınırsa, sivilleşmenin sağlanabilmesi için bu görüntünün kaldırılması gerekiyor.
Yüksek Askeri Şura sırasında istifa eden komutanların yerine, jet hızıyla yeni atamaların yapılması çok önemli bir adımdı. Ama Başbakan Erdoğan'ın YAŞ'a tek başına başkanlık ettiği, "O fotoğraf" la tamamlanmasa eksik kalırdı.
Sivilleşme açısından çok önemli bir adım da MGK'da atıldı. MGK'nın oturma düzeninde, askerlerle sivillerin karşıya karşıya olduğu, iki ayrı devlet, iyi ayrı irade görüntüsünün hakim olduğu bir düzenleme vardı. 27 Mayıs darbesinden sonra oluşturulmuş, "vesayetçi" bir görüntüydü.
Sivillerle askerlerin karışık oturduğu, seçilmişlerin ön planda olduğu bir oturma düzenine geçildi.
18 Ağustos günkü MGK'da verilen fotoğrafla, bu görüntü tamamlandı.
30 Ağustos Zafer Bayram'ında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından tebriklerin kabul edilmesiyle birlikte, asker-millet kaynaşması açısından tarihi bir adım atıldı.
Sivilleşme adımının Meclis'e de yansıması gerekiyor.
TBMM 1 Ekim'de açılacak. Millet iradesinin temsil edildiği yegane merci; Meclis'tir.
Kurtuluş Savaşını yönetmiş, gazi bir meclise sahibiz. Meclis'te de demokrasiye uygun düşmeyen görüntülerin silinmesinin zamanı geldi.
Askeri erkan locasından söz ediyorum. Askeri loca, Cumhurbaşkanlığı locasından dahi önde geliyor ve parlamentoya tepeden bakıyor.
27 Mayıs'tan sonra AP'lilere, "DP'nin artığı düşükler, kuyruklar" diye baktıkları, 12 Mart'ta Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında Faruk Gürler'i seçtirmek isteyen askerlerin aşağıya doğru eğilip milletvekillerini tehdit ettiği, 28 Şubat sürecinde Refah Partisi milletvekillerine küçümser bakışlar fırlattıkları, "Askeri loca"dan söz ediyorum.
Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'e, "Faruk Gürler'in Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında Meclis koridorlarını dolduran askerler, milletvekillerine omuz atıyormuş. Size de atmışlar mıydı?"diye sormuştuk. "Yok bana atmadılar, ama duymuştum" demişti.
Ecevit o gün koridorlarda ve askeri locadaki havayı şöyle aktarmıştı:
"Meclis'in girişi, koridorları tıklım tıklım yüksek rütbeli generallerle, subaylarla doluydu. Hepsi gelmişlerdi. Nitekim sonradan Meclis açıldığında da bütün balkonların (Locaların) yine yüksek rütbeli generallerle ve subaylarla doldurulmuş olduğunu gördük. Koridorda hangimizi görseler, bazıları nezaketle, bazıları ağır dille, gerektiğinde tehdit ederek veya benim odama telefon ederek baskılarda bulunuyorlardı"
12 Mart muhtırasının Meclis'ten okunmasına tek itiraz eden, "yürekli Demokrat" Hasan Korkmazcan ise, Gürler'i seçtirmek isteyen askerlerin locaları dolduruşunu öncesinden başlayarak şöyle anlatmıştı:
"Dediler ki 'Ya Faruk Gürler'e oy vereceksiniz veya Anayasa'yı değiştirip Cevdet Sunay'ın görev süresini uzatacaksınız.' Biz bunları kabul etmedik. Bizim grubun bunu kabul etmeyeceğini tahmin edip söylediğim için Genelkurmay İkinci Başkanı Turgut Sunalp da 'Biz sizleri toplarız.' dedi. Ben de 'O ayrı bir durum. Biz kendi bildiğimizi yaparız, siz de kendinize düşeni yaparsınız. Onun sonuçlarına herkes katlanır. Bu kadar basit' cevabını verdim. Daha sonra Meclis'in bir locası tamamen üst rütbeli subaylar tarafından dolduruldu. Seçim o atmosferde yapıldı"
Normal dönemlerde demokrasiye uygun düşmeyen görüntüleri var Askeri Erkan locasının. Ama ara dönemlerde farklı fonksiyon icra edebiliyor.
Meclis tarafından yaptırılan, "Parlamento Locaları" konulu bir çalışma var.
35 Parlamento ve Senatoda bulunan özel localar incelenmiş.
Dünya parlamentolarında, "Askeri Loca" yok.
Sadece Rusya, Polonya, Litvanya ve Macaristan'da, bürokratlara ayrılmış bir loca var.
Bunların daha düne kadar,"Doğu Bloku" ülkeleri olduğunu hatırlatmaya bilmem gerek var mı?
Bir de Belçika böyle bir locaya sahip.
Ama dikkat buyurun askeri erkan locası değil, bürokrat locası.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi, İsrail, Gürcistan, Norveç, Letonya, İngiltere Avam kamarası, Danimarka, Romanya en fazla locanın bulunduğu parlamentolar.
Bunlar da "Askeri loca" yok.
İtalya, Çek Cumhuriyeti, Yunanistan, İsveç gibi ülkelerde ise sadece iki loca var. Halk locası ve basın locası.
Haritada yerini zor bulacağınız, Andorra Prensliği'nde bile askeri loca yok.
Avusturya Millet Meclisi'nde Devlet Başkanı dahi "özel misafirler" için ayrılan bölümü kullanıyor.
Burası Şükrü Saraçoğlu Stadyumu değil, Türkiye Büyük Millet Meclisi. Loca da dahil olmak üzere her şey, demokrasinin seviyesini göstermesi açısından bir anlam taşıyor.
1 Ekim'de TBMM yeni yasama dönemine başlarken, yarı askeri görüntü veren, "Askeri Erkan Locası" uygulamasına son verilmeli.
Yeni Şafak
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.