Hazreti İsa’nın bir İslam peygamberi olduğu bize göre tartışılmayacak derecede müsellem ve bedihi olan bir husustur.  Elbette bütün Peygamberler Müslümandır ve Hazreti İsa da bunun dışında değildir. Lakin Batılılar İslam ile Muhammedilik dedikleri hususu karıştırıyorlar.  Hazreti peygamberi silsilenin son halkası saymak yerine ona ayrı bir din isnat ediyorlar. Bundan dolayı sapla samanı karıştırıyorlar.  İslam Hazreti Muhammed’in de silsilesini tamamladığı Allah’ın vahiyler bütünüdür. Bir hadis-i şerifte peygamberler baba bir ayrı anaların evlatları olarak tasvir edilmekte. Ayrı ana şeriatlar veya farklı dönemlerin mahsulü olan vahiylerdir. Baba ise ortak din veya ana gövdedir.  Peygamberimiz de nübüvvet silsilesini bir binaya benzetmiş ve eksik olan tuğlasını kendisinin tamamladığını söylemiştir. Hazreti Mesih de yine benzeri bir benzetmede mimarların veya ustaların bir taşı kabul etmediklerini ve kendisine işaretle kabul edilmeyen taşın köşe taşı  olduğunu söylemiştir.

Hazreti Süleyman’ın döneminden gelen yapı ustaları olan Yahudiler veya onların meşrebinde gidenler maalesef Hazreti İsa’yı peygamber olarak kabul etmemişlerdir.  Ona ve annesi Meryem’e iftira atmışlardır. Lakin buna mukabil Allah Hazreti Mesih’i onların elinden kurtardığı gibi yüceltmiş ve ulu’l azm peygamberlerin safına yükseltmiştir. Bununla birlikte Hıristiyanlar birçok bidat işlemişler ve Allah’ın emretmediği ruhbanlığı türettikleri gibi onunla da kalmamış nübüvvetin yanında bir de bünüvvet ihdas etmişler yani Allah’a  oğulla ortak koşmuşlardır. 

Bundan dolayı da eski peygamberler zincirine temas olsa da iman hakaikinde bu zincirden kopmuşlar ve bu zincirden koptukları için İslam’ı da doğru okuyamamışlardır. İslam’ın tashihi onların yanlış telakki ve algılarıyla çelişmiş ve bu da İslam’a düşman olmalarını beraberinde getirmiştir.  İmam Muhammed’e atfedilen bir söz vardır. Der ki: Nice sahih söz vardır ki, afeti yanlış anlaşılmasıdır.  İslam da Hıristiyanlar arasında ve açısından yanlış anlaşılmıştır. Bu yanlış anlaşılma doğrulunu ortadan kaldırmaz. Sevgiye bulaşık taassup perdesi gerçekleri görmelerine engel olmuştur.

*

Yahudiler milli taassuplarından dolayı Hıristiyanlar da Teslis yanlışından ve taassubundan dolayı İslam’a muğber ve yabancı kalmışlardır.  Peygamberlik silsilesi yerine teslisi ikame ettiklerinden dolayı Hıristiyanlar eski peygamberler silsilesine de yaban ve yabancı düşmüşlerdir.  Halbuki, Hazreti İsa İslam silsilesindeki hakiki peygamberlerden birisidir.  Kur’an hadisler buna açıkça atıfta bulunur.  Hazreti İsa, kendisinden sonra taraftarlarının ihdas ettikleri bidatları yıkmak ve İslam’ı teyit etmek için nüzül edecektir.  İslam’ı teyit ve Hıristiyanlığı da İslam ile tashih etmeye gelecektir. Nüzülünün anlamı budur.
Muhammed Ataurrahim adlı Müslüman bir yazar İslam Peygamberi olarak Hazreti İsa’nın hayatını yazanlardandır.  Elbette Müslümanlar nezdinde onun bir İslam peygamberi olduğu müsellem bir kaziyyedir. Lakin son sıralarda Teslis perdesi kırılırken ve  kısmen de olsa Hıristiyanlık taassubu izale olurken Hazreti İsa’nın gerçek kimliği üzerine hakikat şuaları  vuruyor.  Amerikalı Hıristiyan profesör Robert F. Shedinger de aynen  Muhammed Ataurrahman gibi Hazreti İsa’nın bir İslam peygamberi olduğunu kabul ve tasdik ediyor. Buna dair yazmış olduğu kitapta da sarahaten bu gerçeği savunuyor.  Robert F. Shedinger Hazreti İsa’nın gerçek bir Müslüman olduğu tezini savunarak Hazreti İsa ile alakalı olarak İslam inançlarını paylaşmış oluyor. 

Iowa’da Luther College’de profesör olan  Robert F. Shedinger, ‘ Jesus Was a Muslim’ kitabını yayınlayalı tam üç yıl oldu.  Lakin yankıları hala devam ediyor. Hazreti Mesih İslam’dan altı asır önce yaşasa da Robert F. Shedinger’e göre (elbette İslam’a göre de) Hazreti İsa bir İslam peygamberidir.  Hala Hıristiyan olduğunu beyan etmesine rağmen şöyle demekten da kendisini alamıyor :” Bütün çalışmalarım Hazreti İsa’nın bir İslam peygamberi olduğunu doğruluyor.“  Hüda isimli Fas’lı bir talebesiyle girdiği polemikten sonra araştırmaları kendisini bu yöne sevk etmiş. Lakin vardığı sonuçtan memnun ve kendisinin bu yeni tezinden dolayı pişman veya rahatsızlık duymadığını söylüyor.  Profesör Robert F. Shedinger hem Hazreti İsa’nın hem de İslam’ın sosyal adalet anlayışının ortak olduğunu aynı temellere dayandığını ifade ediyor. 

‘Bana göre Hazreti Mesih Hıristiyan olmaktan çok İslam’a yakın duruyor’ diyor.  Kimileri Profesör Robert F. Shedinger’in Hazreti Mesih’i dini, manevi ve ahlaki bir kurtarıcı olmaktan ziyade sosyal bir kurtarıcı olarak takdim ettiğini ve bu noktada yanıldığını düşünüyor. Birçokları onu eklektik ve sentezci buluyor.  Kitabın ve tezin ünvanı tartışma götürmese de muhtevası elbette tartışılıyor. Lakin her şeye rağmen, amacı ve hedefi ne olursa olsun kitap doğru yönde atılmış bir adım. Elbette içi ve muhtevası da ünvanına uygun olarak doldurulursa maksat hasıl olmuş olur.