MGK, Nurcu tarikatlara (!) önlem istemiş iyi ki hükümet gereğini yerine getirmemiş
FETÖ bahanesiyle dini ve milli duyarlılığı olan herkese saldırmaya başladılar. Tam da FETÖ'nün istediği gibi
Risale Haber-Haber Merkezi
Yeni Şafak yazarı Hüseyin Likoğlu, "Amerika'da himaye edilen Fetullah Gülen'in teröristlerince gerçekleştirilen darbe girişiminin ardından eski Türkiye sevdalıları, FETÖ üzerinden yine 'irtica' rüyaları görmeye başladı. FETÖ bahanesiyle dini ve milli duyarlılığı olan herkese saldırmaya başladılar. Tam da FETÖ'nün istediği gibi" dedi.
Geçmişte güya FETÖ'ye karşı yapılan çalışmalarda "dinci", "şeriatçı" gibi ifadelerin kullanıldığını bununla FETÖ dışındaki inançlı insanların önünün kesildiğine dikkat çeken Likoğlu, FETÖ mensuplarının bu sayede kadrolaştığına dikkat çekti.
Önemli bir konuya değinen Lilkoğlu'nun yazısı şöyle:
DİNCİ İFADESİ TÜRKİYE'Yİ BUGÜNLERE TAŞIDI
1986 yılında Nokta dergisinde, “Orduya sızan dinci grup: Fethullahçılar” başlıklı kapsamlı bir haber yayımlandı. Haberde ayrıntılı bir şekilde Fetullahçıların TSK'ya nasıl sızmaya çalıştığı anlatılıyordu. Bugün gelinen noktaya bakıldığında, şüphesiz haberin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Ancak haberde kullanılan 'dinci' ifadesi ve bu ifadeye dayanılarak başlatılan mücadele, Türkiye'yi bugünlere taşıdı. Dinci denince birilerinin aklına namaz kılan, oruç tutan, içki içmeyen, eşi ya da annesi başörtülü olan kimseler geliyor.
DİNİ VE MİLLİ HASSASİYETİ OLAN KİM VARSA İHRAÇ EDİLDİ
Yani 1986 yılındaki haber Fetullahçıların TSK'ya sızmasına engel olamadı, aksine FETÖ'nün TSK'yı neredeyse tamamen ele geçirmesine yol açtı. Dinci Fetullahçılar orduya sızdı gerekçesiyle dini ve milli hassasiyetleri bulunan kim varsa TSK'dan ihraç edilirken, FETÖ'cülere gün doğuyordu. Çünkü FETÖ'cülerde dini ve milli hiçbir emare yoktu. Hocaları onlara, “dünyevi her zevki tadabilirsiniz” fetvasını vermişti. FETÖ'cü subaylar, gayri İslami yaşam tarzının adeta parmakla gösterilenleriydiler. Anlayacağınız irtica onların yanından bile geçmemişti.
DİNCİ VE ŞERİATÇI FETULLAH BULUNAMADI!
Bir başka örnek ise Emniyet ile ilgili bir rapor. Yıl 1991... Dönemin Emniyet Genel Müdürü Ünal Erkan, Polis Akademisi'nde kura çekimi ile ilgili usulsüzlük üzerine soruşturma başlatır. Görevlendirilen müfettişler hazırladıkları raporda, “Türkiye Cumhuriyeti anayasasının demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti niteliklerini değiştirerek yerine şeriat düzeni getirmeyi amaçlayan illegal 'Fethullah Hoca'nın Talebeleri' adlı örgütün, tüm Türkiye genelinde olduğu gibi, Teşkilatımız içinde de örgütlendiği” ifadesine yer verildi. Hırsızlıkla polis olma konusunda başlatılan soruşturma şeriat düzenine indirgenerek, yine dini ve milli hassasiyetleri olanlar hedefe konuldu.
Nokta dergisinin haberinde dile getirilen 'TSK'daki Dinci Fetullah' ile Emniyet Genel Müdürlüğü'nün raporundaki 'Şeriatçı Fetullah', hiçbir zaman bu kurumlarda bulunamadı. Peki ne oldu? Bu ifadeler sayesinde Fetullahçılar dışında muhafazakar ve milli kim varsa ihraç edilmek istendi, hedefe kondu, kumpasa maruz bırakıldı. Böylece kurumların Fetullah'ın teröristlerinin eline geçmesinin önü açıldı.
NURCU TARİKATLARA ÖNLEM İSTEYEN FETÖ'YÜ PALAZLANDIRAN KAFA
Bir de 2004 yılındaki MGK kararları var. İlk kez 17-25 Aralık sonrası FETÖ'cü Mehmet Baransu tarafından dile getirildi. Son olarak eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün, 15 Temmuz Darbe Araştırma Komisyonu'nda dile getirdiği MGK kararlarına göre, Nurcu tarikatlara karşı önlem alınması istenmiş de hükümet gereğini yerine getirmemiş. İyi ki hükümet gereğini yerine getirmemiş. 28 Şubat'ta tam olarak temizleyemedikleri dini ve milli hassasiyeti yüksek subayları, AK Parti döneminde tamamen temizleyeceklerdi. FETÖ'nün önü iyice açılmış olacaktı. Eğer bugün FETÖ'nün darbe girişimi başarısız olduysa bu, 2004 yılında MGK kararlarının yerine getirilmemesi sayesindedir. 2004 MGK'sı, 28 Şubat MGK'sının devamıydı. Hani '28 Şubat bin yıl sürecek' diyen kafa vardı ya, işte o kafanın ürünüydü 2004. Yani FETÖ'yü palazlandıran kafa…
(Risale Haber'in notu: Risale-i Nur grubu tarikat değil cemaat olarak adlandırılır. Eski genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün, Darbe komisyonundaki ifadesinde "tarikat nedir, nurcu kimlere denir, hangi kitapları okurlar" gibi temel bilgileri bilmediği, herşeyi birbirine karıştırdığı ortaya çıkmıştı. İlgili haber linkleri:
Hilmi Özkök: TSK'dan FETÖ'cü atmadık Nurcuları attık
Başbakan Binali Yıldırım'dan Hilmi Özkök'e Nur cemaati fırçası
Hilmi Özkök: Işıkçılar ile Nurcuları ben bir, aynı, belki farklıysa bilmem, yani tamam )
DARBEYİ KEMALİST GÖRÜNEN FETULLAHÇILAR YAPTI
Bir örnekle yetinmek istiyorum. Diğer örnekleri 15 Temmuz Darbe Komisyonu araştırsın. Darbenin 1 numarası, rütbe itibarıyla söylüyorum, Akın Öztürk, eski Hava Kuvvetleri Komutanı. 2000 yılında albaylıktan generalliğe terfi ettirildi. Yani 28 Şubatçıların en kudretli ve iktidarlarının bin yıl süreceğini düşündükleri dönemde. 2004 yılında da tümgeneral yapıldı. Sonraki terfileri daha da karışık ama bu yazının konusu değil. Diğer darbeci generallerin de 28 Şubat dönemi iyi analiz edilmeli.
Şimdilerde başında eski general, eski siyasetçi, eski filanca olanlar, televizyon televizyon dolaşıp Fetullahçı Terör Örgütü'nü sadece AK Parti yıllarına hapsetmeye çalışıyor. Bu tiplere baktığımız zaman büyük bir bölümünün eski Türkiye sevdalıları olduğunu görüyoruz. Fetullah Gülen, yüzde 100 hormonlu eski Türkiye ürünüdür. Bunu o eski kafanızdan çıkarmayın. Geçmişte olduğu gibi yine Fetullahçılık üzerinden milli ve manevi değerlere sahip insanları hedefe koyabileceğinizi zannediyorsanız, o günler geride kaldı. Evet, Fetullah Gülen, alnı secdeli görüntüsü ile belki bizleri kandırdı. Ama darbeyi Kemalist görünen Fetullahçılar yaptı.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.