Ahmet AKCAN
Nasıl bir hizmet eri?
Dünyaya gelmekteki vazife-i fıtriye iman ile intisap, şu ihtiyar dünya hayatının netice-i maneviyesi ibadet ile hizmet olması hakikatinden hareketle; mariz bir asrın, azametli bahtsız bir kıtanın, şanlı talihsiz bir devletin, değerli sahipsiz bir kavmin hidayet ve saadetine sunulan nurlu reçeteyi muhtaç gönüllere ulaştırmak en büyük bir gaye-i hayal olmalıdır. Çünkü nimete hamd ve ibadet, Mün’ime hürmet ve muhabbetin nişanesi olup aynı zamanda nimetin idame vesilesidir. Her nimetin şükrü kendi cinsindendir; kaidesince, hidayet büyük bir nimet ve vicdani bir lezzet, imana hizmet en büyük bir şükür ve fariza-i zimmettir (borç).
İnsanın kıymeti mahiyeti ile insanın mahiyeti, derece-i himmeti ve semere-i hamiyeti ile irtibatlıdır. Himmetini milleti kılıp tek başına bir millet olabilmek; hizmet edebilmeye, halis ve hasbi bir hizmet eri olabilmek; alevleri göklere yükselen yangını görebilmeye ve içinde yanan neslin kokusunu duyabilmeye bağlıdır.
O halde nasıl bir hizmet eri?
Tedenni-i milletten ciğerleri yanan; yangından bir can daha kurtarmanın tadına varan; zulmete nur, zalime sur, mazluma sürur, mahzuna huzur olan bir hizmet eri.
Asıla ait öncelikleri bilen, usule ait incelikleri bildiren; asılı teyit ve tahkim, usulü tecdit ve tanzim eden; insanları hizmete alan değil hizmeti insanlara yayan bir hizmet eri.
Mükerremiyet arşından sukut etmiş, Var’a karşı mükellefiyet şuurunu yitirmiş, varlığa karşı mesuliyet bilincini bitirmiş, kimliği mümin kişiliği münkir olanları ayıltan bir hizmet eri.
“Kendi kafasıyla düşünüp kendi kalbiyle seven”; kesrette vahdeti bulan; kendiyle, insanlarla ve tüm mevcudat ile barışan, tanışan ve onları yaradan namına tanıştıran bir hizmet eri.
Maziyi bir tarla atiyi bir ayna gören, ati aynasında görmek istediklerini mazi tarlasına eken; mütehavvil ve mütenahi olan hali, müstakar ve namütenahi istikbal ile mübadele eden bir hizmet eri.
Nur-u fikri ziya-yı kalb ile mezceden; cahilleri arif, gaipleri hazır, gafilleri tembih, zayıfları takviye eden; insanları taklid ile sürüleştiren değil, tahkik ile hürleştirip özleri gürleştiren bir hizmet eri.
Günahların “altın çağını” yaşadığı bu asırda nefsin izafet ve nispetlerinden kurtulan; zamana ve mekâna göre şekillenen değil, zaman ve mekân unsurlarını ilim, iman ve ihlâsıyla şekillendiren bir hizmet eri.
Hakkı tatbik ve temsil, hakikati teklif ve tebliğ eden, yalnız sözle değil; yüzle, gözle, özle de davasını ifade edebilen; ilmini amel, amelini ihlâs, ihlâsını hikmet, hikmetini hizmet, hizmetini uhuvvet ile taçlandıran bir hizmet eri.
Yüreği canlı, ayağına batan diken gibi inananların acılarını duyan; itilen, atılan, horlanan ve kovulan mazlumlara reva görülen zulümleri kalben ve kavlen tel’in eden; zulmün gafil ve mütebessim seyircilerini ayıltan bir hizmet eri.
Gülde renk bülbülde ahenk olan fıtratın eşsiz cazibesini harekât-ı fikriye, seyahat-ı kalbiye, inbisat-ı ruhiye ile zevk eden; şevk ile insanları bunlara sevk eden; lezzeti aynı külfet içinde, ücreti aynı faaliyet içinde derc edilmiş gören bir hizmet eri.
Davayı sadakati iddia-yı malikiyet değil, idrak-i aidiyet bilen; hizmet ettiği için mihnet ile ezen değil minnettarane ezilen; uğruna baş koyduğu bu aziz dava için canı-cananı feda edecek kadar vefadâr, vazgeçtiği şeyleri hatıra getirmeyecek kadar da hasbi ve fedakâr olan bir hizmet eri.
Nasıl olsa akıp gidecek zamanı hakka ait bir nefes, hakikate ait bir sesle doldurmak; ebediyet levhalarına tebeddül etmeyen bir adres bırakmak isteyen, Hak adına hizmete koşsun! Gök kubbede hoş bir seda, yer şubede unutulmayan bir eda bırakmak için dinlenmeden didinenlere selam olsun... Veyl; damlayı derya, bir anı zaman-ı müebbet, berk-i zaili şems-i sermed vehmedenlere olsun!
(Bu yazı hizmet hakikatinin keşfine vesile olmak ve ehl-i hamiyeti gayrete getirmek niyetiyle yazılmıştır. Tevfik Allah’tan)
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.