Öğretmeni çocuğun gözünde canavara dönüştürmeyin

Öğretmeni çocuğun gözünde canavara dönüştürmeyin

Üç aylık yaz tatilinin ardından 2013-2014 yılı eğitim-öğretim yılı maratonu 16 Eylül itibariyle başlayacak.

Orhan karanfil'in haberi:

 İlk ve orta öğretim okullarında milyonlarca öğrenci ders başı yapacak. Kalemi, defteri, silgisi alınan ilkokul birinci sınıf öğrencileri ise ilk hafta okula ısındırılacak. Bu ısınma derslerinde en büyük iş veli ve öğretmene düşüyor. Dicle Üniversitesi Psikoloji Bölümünden Öğretim Görevlisi Özlem Tolan, ilkokula yeni başlayan bir öğrenci için öğretmenin önemli bir figüran olduğunu söyledi. ‘Öğretmen anne baba kadar onun hayatında önemli yere sahip’ diyen Tolan, “Bu yüzden anne babalar öğretmenle ilgili olumsuz mesajlar vererek çocuğun gözünü korkutmasın; öğretmen çok korkulacak, çok çekinilecek biriymiş gibi çocuklarda ön yargılar oluşturulmasın.” uyarısında bulundu.

Dicle Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Tolan, okul hayatının her çocuk için önemli bir aşama olduğunu söyledi. Çocukların okulda yeni arkadaşlıklar, ilişkiler ve sosyal ortam kazandığını ifade eden Tolan, bu dönemde velilere de önemli işler düştüğünü kaydetti. Yaz tatilinin ardından çocukların okula geç uyum sağladığını belirten Tolan, çocukların zamana ve toparlanmaya ihtiyacının olacağını ifade etti. Çocukların okula uyumunu sağlama adına aileye büyük görevler düştüğünü dile getiren Tolan, şu tavsiyelerde bulundu: “Yeni başlayan çocuklar için durum biraz daha zor ve sıkıntılı olabilir. 66 aylık çocuklarımız için biraz daha zor olabilir. Uyku saatleri şimdiden öne çekilebilir. Çocuk okulla ilgili ne düşünüyor, ne hissediyor, bunlar etkili bir iletişimle dinlenmeli. Çocuk ne düşünüyor okulla ilgili. Okul deyince alından neler geçiyor. Kaygıları var mı, kaygıları neler, bunlar üzerinde durmak gerekiyor. Anne babalarımızın çok ayrıntılı bir şekilde çocuklarla konuşmaları gerekiyor. Bu konuda ailenin desteği çok önemli.”

Çocuğa okulu sevdirmek gerektiğini belirten Tolan, “Yani sadece okulun sade bir öğrenme süreci olmadığı, aynı zamanda sosyal, kültürel, sportif faaliyetlerin de yapıldığı bir yer olduğunu ifade etmek lazım. Okullar açılmadan önce okul ortamını görebilir, okulu dolaştırabiliriz. Okul hazırlığını birlikte yapabilir. Kitap defter çanta alımını birlikte yapabilir. Çocuk için böyle eğlenceyi aktiviteye dönüştürebilirler.” ifadelerini kullandı. Tolan, okulun sadece eğlence olduğu mesajının da verilmemesi uyarısında bulundu.

ÇOCUĞUN KAYGILARI DİNLENMELİ

Öğrencinin motivasyonunu artırmak için okulla ilgili kaygılarını dinlemenin çok önemli olduğunu vurgulayan Tolan, çocuğun ders çalışma alışkanlığı kazanması adına ona örnek olunması gerektiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “Kaygılarını mutlaka dinlemeli. Duygularını dinlemek çok önemli. Belli bir yaştan itibaren kitaplar okuyalım. Kitap okuma alışkanlığını kazandıralım. Çocuğumuz bizi gazete, dergi, kitap okurken görsün. Ona olumlu anlamda model olalım. Okula nasıl gidip gelecek, neler yapacak okulda, bunlarla ilgili mutlaka konuşalım ve bilgi verelim. Kaygıları azaldıkça, düşüncelerini dile getirdikçe motivasyonu zaman içinde artacaktır.”

EVDE KURALLAR OLSUN Kİ OKULDA RAHAT ETSİN

Çocukların okullardaki kurallara daha çabuk alışabilmesi için ebeveynlerin ev içinde de kurallar koyması gerektiğini belirten Tolan, “Öğrenciler daha geniş bir dönemde çıkıp yeniden okula başlıyorlar. İlk dönemde çocuklar bunun için zorlanıyorlar. Bunun için evin içinde kurallarımız olsun. Hangi tutumla çocuklarımızı yetiştirdiğimiz çok önemli. Aşırı baskı ya da aşırı serbest bırakan bir anne baba tutumunun okuldaki çocuğa da olumsuz etkilerini görüyoruz. Çocuk okula gittiği zaman ister anaokulu olsun fark etmez, bazı kurallar var. Uyması gereken, onlardan beklenen kurallar var. Çocuk o zaman uyum sorunu yaşıyor. Adapte olamıyor. Öğretmenlerle, arkadaşlarıyla sorunlar yaşıyor. Hangi tutumla çocuğumuzu yetiştirdiğimiz çok önemli.” şeklinde konuştu.

EBEVEYN-ÇOCUK-ÖĞRETMEN ÜÇGENİ ÇOK ÖNEMLİ

İlkokula yeni başlayan çocuklar için öğretmenin önemli bir figüran olduğunu söyleyen Tolan, ebeveynlerin öğretmenle ilgili olumsuz mesajlar vermemesi gerektiğini kaydetti. Tolan, şöyle konuştu: “Öğretmenler ilkokula başlayan çocuk için çok önemli bir figüran aslında. Emin olun anne baba kadar, onun hayatında önemli yeri olan bir insan oluyor. Hele ki ilkokul öğretmenleri çok önemli. Bu yüzden anne babalar öğretmenle ilgili olumsuz mesajlar vererek çocuğun gözünü korkutmayalım. Çocuk öğretmenle ilgili böyle çok korkulacak, çok çekinilecek biriymiş gibi o ön yargılı düşüncelerle başlamasın. Çünkü anne baba, öğretmen ve çocuk üçgeni okula giden çocuğun hayatında çok önemli. Bu üç kişinin arasındaki iletişimin canlı aktif, samimi ve iyi olması gerekiyor. Bu da çocuğun başarısını, motivasyonunu artıran unsurlar arasında.”

Cihan