Darbeler en sonunda kendini devirdi; millet muktedir olduğunu gösterdi. Yeni yeni yayınlanan kareler destansı cesaret örnekleriyle dolu; bunun izahı ne?

Milletin kalbine sekine indi o gece; kalbine sekine inenler tanklara diklendi; kurşunları göğüsledi, gerilemedi, geri gitmedi. Hangisini anlatmalı, hangisini hatırlamalı…

Boğaz köprüsünde tanklara karşı tek başına yürüyen kadın! Kalbine nasıl bir sekine geldi ki onca askere, onca silaha, tanka aldırış etmeden, taktarlamaya takmadan yürüdü üzerlerine… Kazanan o oldu; onun gibiler oldu.

Evet, sekine bunun adı; Allah kalbe ilkah ettiği bir hal; olağan üstü bir hal.

Çanakkale Savaşında 270 kilo bombayı kaldıran Seyyid Onbaşının yaptığı aynı olağan üstü bir hal. Normalde kim kaldıra bilir o kadar kiloyu?

Büyük nimet sekine; sabırdan sonra, duadan sonra gelen bir nimet ve şükürle devam edecek bir nimet.Kadri kıymeti iyi bilindiği ve şükürle bağlandığında en güçlü silahlardan daha güçlü bir silah...

Talut,un ordusu Calut’un ordusuna karşı kullandı bu silahı ve muzaffer oldu. Tarih bunun nice örnekleriyle dolu…

Sinsice sinenler, tedbir üstüne tedbir alanlar, her ihtimali düşünen, gizli odalarında hesap üstüne hesap yapanların hesap edemediği gerçek bir olağan üstü hal sekine; bundan sonraki sıkışmalarımızda, daralmalarımızda, önümüze deniz çıktığında, ardımızda ordular belirdiğinde, Nemrut ateşler alevlendiğinde yine başvuracağımız, inmesini beklediğimiz bir olağan üstü hal.

Şimdi sakinleşme demi; ifrat ve tefrit savrulmalara savrulmadan adaletin peşine düşme demi.

Dua orduları sekine duasına okumaya devam; onlar tepeyi gözetleyen okçular, onlar gizli yurt bekçileri, görünmez vatan askerleri…

Sıkıntı önce onların gönlüne iner, gönüllerinde soğuturlar sıkıntıyı; yere hafiflemiş iner sıkıntı. Başka istihdam askerleri bilerek veya bilmeyerek görevi infaz eder.

Kul sıkışınca Rabbi Rahim; Hızır gönderir, sekine indirir, bilinmez askerlerini istihdam eder.

Şimdi istiğfar, şimdi tövbe, şimdi kul olduğumuzu anlama demi. Umulur ki Rahman ü Rahim bundan sonraki daralmalarımızda bize yine olağan üstü bir hal versin, sekine indirsin de bizi, İslam ümmetini selamete eriştirsin.

Sakinliğe, selamete ne kadar da ihtiyaç içindeyiz şimdilerde.

Sırat-ı Müstakimin geniş caddesinde ellerimizi, kalplerimizi kenetleyelim de yürüyelim selam ülkesine. Bu ülküyü gerçekleştirmenin başka bir ilkesi yok.

Irak, Afganistan, Suriye, Mısır göz önümüzde dururken son hadise bunu bir daha hatırlattı. Nisyana savrulacak manzaralar değil bu ibret manzaralar…

Sekine sonrası oluşan sinerjiyi ifrat ve tefritlerle heba etmeyelim; daha yolumuz uzun çünkü.