Risale Haber-Haber Merkezi

Muş Alparslan Üniversitesi, Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Adem Palabıyık, Said Nursi'nin Şafii mezhebine tabi olan âlimlerden biri olduğunu ve bölgenin sorunlarını analiz etmekte oldukça başarılı olduğunu söyledi.

Yeni Şafak'taki yazısında Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, imam ve Kur'an öğreticisi olarak görev yapacak bin kişiyi mele olarak atadığını hatırlatan Palabıyık, "Türkiye tarihinde bir ilk olan ve Türkiye'nin sıkıntılı dönemler geçirdiği günümüzde bu adımın atılması, bölge halkı ve hükümet arasındaki ilişkilerin yolunda gitmesine büyük bir katkı sağlayacağı açıktır" dedi.

Bölge içinden yetişen Şeyhler ve Seyidalar adıyla bilinen dini liderlerin bölge halkının derdini anlama ve anlatma babında önemli mesafeler aldığını vurgulayan Palabıyık, "bu âlimlerin başında Bediüzzaman Said Nursi gelmektedir" şeklinde yazdı.

Bölgede görüştüğü bazı Seyda ve Melelerin, devletin bölge için tayin edeceği din adamlarının bölgenin hassasiyetini bilmesi gerektiği konusunda hem fikir olduğuna dikkat çeken Palabıyık, Şafii mezhebinin bilen hocaların görevlendirilmesinin önemini belirtti. Palabıyık, "Özellikle vurguladıkları konu bölge imamlarının Şafi mezhebine tabi olmalarını istemeleri, çünkü bölge de Kürtler arasında Şafilik oldukça yaygın bir mezhebi temsil etmektedir. Kürt âlimlerinin çoğu da Şafi mezhebine tabidir. Said Nursi de Şafi mezhebine tabi olan âlimlerden biridir ve bölgenin sorunlarını analiz etmekte oldukça başarılı olmuştur. Bunun temel sebebi Said Nursi'nin bölgenin kendi dinamikleri içinde yetişmiş bir birey ve âlim olmasıdır. Devletin de son aldığı Mele kararırın arkasında bu nitelik önemli bir etkiye sahip olabilir" dedi.