بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

Zor zamanda konuşmak!

Doğru zamanda doğru konuşmak!

Zamansız, yersiz konuşmamak!

Dün konuşulacağı bugün konuşmamak!

Yarını bilmediğimizden bugünden yarına konuşmamak!

Konuşmak zor, susmak acı!

Dünün gerçeğini konuşmayan, yazmayan bugün konuşuyor!

Bugün susmaması gerekenler yarın "demiştim"e yatamaz!

Bugün feleğin çarkları acı, ızdırap ve göz yaşıyla dönerken neyi konuşacağız?

Konuşsak ne yazar?

Üstad; yangını söndürmek isterken "söndüremediğim gibi; elbisem de tutuştu" diyor.       

***

Risale Haber'de var;

Üstad Kostroma'da esirken; hafız Şaban Efendi, Oflu Kazım Efendi'ye gönderdiği mektupta; "Şeyh Kürt Said Efendi'nin ellerinden öper, Kürt Ahmed Efendi'ye selam ederim" demiş.

Şimdi iki Kürt Efendi bir de Oflu (Laz) efendi var. Şaban efendinin de Türk efendi olduğunu varsayalım;

Bunlar aynı milletin çocukları olarak doğuda, batıda savaşmış. Rusya'nın kutup bölgesinde esir düşmüş. SonraTürk Şaban Efendi millettaşı Said Efendinin elini öpüyor, Kürt Ahmed Efendiye selam gönderiyor, Laz (Oflu) Kazım efendi aracılığı ile.

Bu milletin adı ne?

Çok mu önemli?

İslam milleti; Osmanlı milleti; Türk milleti; Türkiye milleti!

1917 zor günlerinde bu kök/gerçek yaşıyor. Ergeç döneceğimiz yer yine bu millet/kök gerçeği.

Haa buna Sudanlı Sadık, Filistinli Faruk, Türkmeneli'nden Tarık'ı da ekleyebiliriz.

Bugün bu gerçeğin yerinde kasırga esiyor, ateş kusuyor, yıldırım yakıyor. Ama kök binlerce yılda oluştuğu için yerinde canlı duruyor.

Bu köke can verip çınar yapacak dirilişçileri bekliyor.

Fosil buğdayların bile yeşertildiği dünyada niye imkansız olsun ki.

***

Herkes konuşuyor susması şart olanlar bile.

Konuşanlar içini ortalığa saçıyor.

Biz nerden konuşalım.

Susmak zor ve günahken.

Konuşmak da kolay günahken.

Zor zamanda konuşmak?

Niye sustunuz dediklerinde cevabımız olmalı!

Üstad 1950'de "fecri sadık başladı başlayacak" yazdı. "Yalancı olsa 30/40 sene sonra gerçek doğuş olacak" dedi.

2011'de Şam Emeviye Camii hutbesinde Hutbe-i Şamiye okuduk coştuk, sevindik.

Bugün Şam nerde, ümit nerde?

Yorumlar, atışlar gibi serbest olsun da.. Nerdeyiz? Niye böyleyiz? N'oluyoruz?

İki büyük abinin iki isabetli yorumu bize yeter mi?

Tamam tokadımızı Said Halim'le beraber Venizolas'a vurmayacağız. Yani operasyon bitince vurabiliriz. Ne de olsa muhasebe ve özeleştiri şart.

Ama ülkenin sosyal, siyasi fikri dokusunda ne kadar varız. Keşke dediğimiz şeyler yok mu?
Sivil dini bir harekat neler yapabilirdi?

***

Algılar olgular-vakalar.

Bakış açıları. Tarihi gerçekler. Dün, bugün, yarın. Hatalar, günahlar. Sevaplar, tövbeler.

Algıların/kavrayışların, vakaların/gerçeklerin önüne geçtiği bir dünyadayız.

PYD, DEAŞ'ı yenen Kürt savaşçılar diyor tüm batı algısı ve anlayışı.

Gerçek nedir?

PYD başı Şahin Cilo, Apo'nun Şam'da beraber kaldığı, yetiştirdiği "manevi çocuğu."

PYD kadrosu, PKK kadrosu. Yüzbinlerce Kürd'ü muhalif olduğundan Türkiye'ye sürdü.

-Onlar da bağımsızlığa destek verseydi

-Haa senin hayali bağımsızlığına destek vermediyse; düşman Türkiye'ye sığınıp barınsınlar! Sen de ırkçısın!

Dünya medyasını süsleyen zümrüt saçlı PYD savaşçısı kadınlar, Kızılay'da Güvenpark'ta, Ankara tren istasyonu önünde yüzlerce masumu öldürdü. Hem üstlendi hem bütün deliller onları gösterdi.

Türkiye 4 milyona yakın mülteci/muhaciri ülkesine yerleştirecek ama nereye?

Kapıları kapatabilirdi ama yapmadı.

Bu açık kapılardan DEAŞ da geçti PYD'li de. Bu hükümetin hatası mı?

Olabilir?

Kapılar tümden kapatılsaydı ne olurdu?

Türkiye bu işe karışmasaydı?

Nasıl?
 
Çok yanlışlar yaptı?

Doğru ama sonra düzeltti.

İnsan da yanlış yapıyor.

Hiç bişey yapmayan yanlış yapmaz derler.

Ama en büyük yanlış hiç bişey yapmamaktı

***

-Ne var Kürtler de devlet kursun?

-Mümkün? Olabilir.

-Arapların bu kadar devleti var.

-Anladım. Nasıl?

-Türkler, Arap ve İranlılar müsade etsin?

-Olsun bitsin, Kürdistan kurulsun.

-Pratikte nasıl olacak?

-Skoys/pike andlaşması n'olacak?

-O da ne?

-Bu sınırları İngiliz, Fransız çizdi Amerika, Rus onayladı.

-Ben onu bunu bilmem yırtar atarım.

-Mesela Barzani referandumunda gençler İsrail bayrakları salladı. İsrail PYD'nin başarısı için her desteği verdi ve vereceğim dedi.

-O zaman bu İsrail Kürdistan'ı mı olacak?

-Olsun ne var? israil Türkiye'den kötü mü?

-Sürülen Kürt ve Araplar topraklarına dönecek mi?

- ....

-Haa sen de saf ulusal devlet için her şeyi yapıyon?

-Ne var bunda?

-Türkiye çok kötüydü hani?

-Denize düşen yılana sarılır?

-Gerçekten Kürtler denize nasıl düştü?

-Kardeşleri hakkını vermiyor diye; her yol meşru öyle mi? Bin yıllık düşmanlarla işbirliği de dahil öyle mi?

Kürdistan silahlı güçleri; DEAŞ'ın görevini büyük Ermenistan adına mı yapıyor?

Fırat'ın doğusuna kadar Büyük İsrail; Kars'tan Fırat'ın batısına Ermenistan mı?

Kürt silahlı güçleri ve ayrılıkçılar, tarihi bir yanılgı ve ihanet içinde mi?

Amerika, İstiklal Savaşından sonraki doğu sınırlarımızı hala kabul etmiyor. Vilayatı sitte/Kürdistan. Bugün de ellerinde aynı harita var. Sevr ideali hala Batı'da, Amerika'da yaşıyor. Bugün Sevr'in gereğini yapıyorlar.

Bir de arzı mevud haritası. Bu gizli gibi. Ama bölgenin 33 parçaya bölünme projesi 1980den beri İsrail'in elinde. İlgilinenler biliyor.

-Türkiye Kürtlere statü vermeli

-Nasıl?

-Özerklik mi? Bağımsızlık mı?

-Olabilir. Tüm ülkede referandum yapalım.

- Yok Kürt illerinde yaparız.

-Tüm ülkeyi ilgilendirdiği için tüm ülkede yapılır referandum.

-!?.

***

Osmanlı birliği dağılalı 100 sene oldu. Ulusalcı, laikçi bir yönetim kuruldu. Süfyanizm. Bunu düzeltmek için çabaladık. Ancak buraya kadar geldik.

-Senin düzeltmeni mi bekliyeceğim sonsuza kadar?

-Ne istiyorsun baklava mı bölüşüyoruz?

-Bilmem 2 milyon filancanın bile devleti var.

-Nasıl yapalım bin yıldır her şeyimiz içiçe geçmiş. Nasıl ayrılacağız?

-Batıdakiler güneydoğuya mı göçecek?

-Gerekirse öyle olacak?

-Nasıl olacak?

-Nasıl olacaksa olacak yetti artık!.

-Barış süreci ve Türklerin oyuyla 80 vekil iyi bir fırsat değil miydi?

-Nasıl yani?

-Bu sükunet devam etse; silahlar bırakılıp hendek kazılmasa; "özerklik" gerçekleşseydi.

Millet de buna inanmış ümit etmişti. 80 vekil mecliste hak arasa gerekirse hapse girse; Türklerin desteği kullanılsaydı.

Engel neydi ki?

Yüzyıllık çözüm süreci başlamıştı yol açılmıştı.

-Bu göstermelikti. Dolmabahçe süreci?

-Bu süreç hendeklerden sonra bitmedi mi?

***

Şimdi yapılacak şey tartışma değil.

-İtaat mi?

Neyin itaati?

-Dua ve yakarış zamanı.

Sonu hayırla bitebilir neden olmasın?

Operasyon devam ediyor.

Evlerde; Nusaybin, Ankara, Çorum'da; Diyarbekir parti binası önünde analar ağlıyor?

Bu analar aynı milletin hatta çoğu kere aynı ırkın anaları?

-Nasıl yani?

Bu anların ana babalarını çaprazlama 3 nesil geriye götür bakalım ne çıkar?

Üstad diyor ya; ben Hz. Hasan ve Hüseyin'in sülalesindenim?

-Nerde kime demiş?

Emirdağ'da M.Çalışkan'a ve başkalarına.

Hem "ispat edemem ama aslım Isparta'dan Nurs'a gitmiş olmalı" dedi.

-Olsun Kürt olarak gitmiş olmalı!

-Hayır Türk olarak gitmiş ama Kürtleşmiş olmalı!

-Hasaneyn-seyyidlik nerde kaldı?

-O Kürtlüğünü örtmek için uyduruldu.

-Peki hayatım hizmetim en değerli talebelerim Türklerden diyor.

-İlgili ayetin müjdesi Türklerde tezahür etmiştir. Taa Abbasilerden beri diyor Üstad.

-Bu Türkçülerin ve Türklerin zorlaması.

Üstad da mı Türkçü?

...!?

-İman ve Kur'an mesleğimce en çok Türkleri severim diyor.

.Eserleri Arapça, Kürtçe değil Türkçe.

-Türkleri okşamak için ve mecburen demiş. Biri böyle diyor.

-Amerika'dan konuşuyor..

-Kafamız karıştı iyice.

Üstad; Kürt, Türk, Arap birleşimi mi yani.

Neden olmasın.Hangimiz öyle değil ki.

-Kökü Ispartalı memleketi Bitlis.

9 yaşından beri evinden ayrı yaşıyor. 20 yıl kadar Van'da yaşadı.

Van'a olan hasret ve övgüsü Bitlis'ten en az 10 kat fazla.

Isparta, Kastamonu'ya övgü ve kıymet vermesi Van'ın 10 katı.

Kişi kendini nereli ve hangi milletten hissederse oralı ve milletten değil mi?

-Şimdi zor bilmeceyi soralım?

-Üstad nereli ve hangi milletten?

-Üstad bu şehirlerin hepsinden.

-Halil İbrahim milletinden.

-Saçma?

-Öyle mi?

-Biz de 1.5 milyar (potansiyel de olsa) mümin yerine, bir kaç milyon şaşkın ırkçının peşinden  gitmiyoruz.   

***

"Devletin müsbet milliyet esaslarına göre yönetilmesi için öncelikle fertlerin; müsbet milliyet esaslarına inanıp yaşaması gerekir."

(10. Risale-i Nur Gençlik Kongresi Çalışma Bildirisi.)

"Müsbet milliyet ideali ittihadı İslam'a hizmet etmeli!"

"Milliyet İslam'a zırh olmalı kale olmalı, İslam'ın yerine geçmemeli."

"Müslüman coğrafyada barışın temini bütün müslümanların en büyük vazifesidir. Sivil toplum kuruluşları ve nur cemaatları görev ve sorumluluğunu yerine getirmeli."

"Müsbet milliyet toplumun iç dinamiğidir. Kamu işi yapanlara milliyet fikrini bırakın denilmez."

"Fransız İhtilali ile gelişen menfi milliyet yerine müsbet milliyet/İslam miliyeti yerleşmeli."

"Herkesin kendi milletiyle övünmesi; hakka hizmet, müsbet milliyet, İslam'a hizmet adına olmalı."

***

İdealler nere gerçekler nerde?

Yüz yıldır ideallerle uğraşıyoruz!

İşte medeniyetimiz yıkıldı yenisini kuramadık. İşte milletimiz dağıldı zilletten kurtulamadık. İşte son büyük devletimiz yıkıldı dik duramadık.

-Parçalanarak mı büyüyelim. Birleşerek mi?

-Birleşerek ama nasıl  olacak beceremiyoruz.

-Büyüğe büyük görev küçüğe küçük görev.

-Büyük kardeş büyük gibi davranacak küçük kardeşe doğru işte abiye yardımcı olacak.

-Kardeşlik filan kalmadı?

-Öyle mi? Kürtlerin çoğu Türk illerinde yaşıyor.

-..?!

-İyi de ayağımızdaki prangalar ne olacak?

-Çözsek yürüyebileceğiz.

Belki de İlahi kaderin muradı bambaşka.

Bilemiyoruz.

Zorunlulukla/ameliyatla iyileşeceğiz.

Bel ki de bunu hakkettik!

Dileriz bunu bize pahalı satmaz.

***

Duam ve yakarışım  Kuzey Suriye operasyonu İslam birliğine katkıda bulunsun. Askerlerimiz haksız öldürmeye ve ölmeye maruz kalmasın.

"Sizin şer bildiğinizde hayır, şer bildiğiniz de hayır bulunabilir" ilahi fermanı yerini bulsun.

Mehmetçiğin halis niyeti daim olsun. Melekler ve Hızır yardımcısı olsun. Şehitlerin makamları cennet olsun.
 
Karamanoğlu ayrımcı, fırsatçıydı. Osmanoğlu iyi niyetli halis ve cihatçıydı. Allah Osmanlıyı korudu ve muzaffer etti.

Üstadın Sungur abiye dediği gibi; ruhu ruhumla dost dediği ordumuz kazansın. Bu ruh orduya hakim olsun. (Bu ordu Kürd'ün de ordusu!)

Bu yüzden; 'Karamanoğlu'na bey olmaktansa Osmanoğlu'na er olmak yeğdir.'

Hayatta "bazen hayırdan şer çıktığı gibi, şerden de hayır çıkar."

Çok yönlerden sıkıntılı ve oyun içinde oyun olan bu savaş; müslümanların ve bölgenin kurtuluşuna vesile olsun.

Osmanlının kardeş beyliklerle savaşı gibi, büyük hayır ve zaferlere ulaştırsın.

Dini işaret ve müjdelere bakarsak; Mesih Büyük Mehdi'nin müjdecisi ve öncüsü olsun.
Şifrede İstanbul, Şam, Kudüs, Hicaz açıkça görülmüyor mu?

"Yaratıcı kaos, büyük İsrail adına 10 bin km'den gelenlerin dini ideali yok mu?

İyiler ve doğrular kazansın. Müslümanlar kazansın.

***

Biz iyi ve doğru yolda, niyette olmaya bakalım. Dua ve yakarış zamanı.

Niyet ve yöntemimizi bozmayalım sapmayalım. İleri-geri konuşmak yerine ağlayalım. 4. Mesele'yi de okuyalım.

Gün ola harman ola. Elbet bir gün doğar bizim günümüz.

Bir ölür üçyüz diriliriz.

Hergün yeni bir dünya yeni bir ümittir.

Ümitvar olalım!