Ali IRMAK
Veliler karar sizin
Veli toplantılarını oldum olası sevmem. Velilerin nedense beklentileri çok büyük oluyor. Bunu bir de öğretmenlerinden duymak istiyorlar. Hemen hemen tüm veliler öğrencilerin akademik başarılarını sorguluyorlar. Çocuklarının kişilik gelişimini öğretmeleriyle paylaşan veli pek yok gibi. Velilere “Çocuğunuzun ahlaki başarısı mı yoksa akademik başarısı mı daha önemlidir?” diye sorsanız alacağım cevapların çoğu “akademik başarı daha önemlidir” olacaktır kanaatindeyim.
Çocuklarının ahlaki yönünü önemseyen pek yok. Bugün akademik başarıyı sorgulayanlar yarın çocukları için “Bu hale nasıl geldi?” diye sitem eder duruma geliyorlar. Veliler, kendi çocukları kadar önlerini göremiyorlar. Dürüst, yalan konuşmayı bilmeyen çocuklarımıza nasıl oluyor da yalanı, sahtekârlığı öğretebiliyoruz? Beğenmediğimiz çıktıların sorumluları çocuklarımızı yetiştirirken yaptığımız yanlış tutumlarımız değil mi?
Veli, “Çocuğuma kitap okumayı bir türlü sevdiremiyorum” diye dert yanıyor. Soruyu soran veli ile göz göze geliyorum. Gözlerinin içine bakarak “Siz elinize kitap alıp çocuğunuzla birlikte okuyor musunuz?” diye soruyorum. Uzun süre bir sessizlik oluyor. Cevap gelmiyor. Anne-baba dizilerini izlerken çocuğundan kitap okumasını bekliyor. Dizi mi, kitap mı? Tabiki de dizi kazanıyor. Kitabın kazandığı pek ender oluyor. Dizilerin kazandığı bir toplumda nasıl kitap okunur veya okunması beklenir?
Sayın anne-babalarımız karar sizin. Çocuklarımızın güzel ahlaka ihtiyaçları var. Onların doğru okumaya ihtiyacı var. Bunlar olduktan sonra akademik başarı kendiliğinden gelecektir. Siz ne kadar üzerlerine dünya için düşseniz de yine su akar yolunu bulur. Çocuklarımız ileride yine kendi bildiklerini okur. Şimdiden bazı kişiliğe, ahlaka dair ilkeleri benimserlerse ileride bu ilkeler onların hayatta yol göstericisi olacak. Başarı da kendiliğinden gelecektir.
Esnafın ahlaklısını, dürüstünü arayan aileler nedense çocuğuna karşı bu kadar hassas davranmıyor. Nezaket ayrıntılarda gizlidir. Bizim basit gördüğümüz, önemsemediğimiz bazı davranışlar çocuklar tarafından kopyalanıyor. Daha sonraları bu çocuklarımızda ahlaki birer ilkeye dönüşüyor. Sizden gördüklerini doğru zanneden çocuklarımız sonuçta sizler/bizler gibi davranmaya başlıyorlar. Bizim bir kopyamız oluyorlar adeta. Peki, çocuklarımızın bizleri kopyalamasını istiyor muyuz? Bizim gibi olmalarını bekliyor muyuz? Bu soruların cevabını ilk önce kendimize baktıktan sonra cevap versek daha iyi olacak. Bunun kararını da siz vereceksiniz. Kısacası karar sizin…
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.