Günlük yaşam için adeta vazgeçilmez olan elektriğin kaynağından iletimi Türkiye Elektrik İletişim A.Ş (TEİAŞ) tarafından sağlanıyor.

Yaklaşık 16 bin çalışanı, 22 bölge müdürlüğü ve 10 yük tevzi kontrol merkeziyle TEİAŞ, termik, hidrolik, rüzgar, güneş ve jeotermal santrallerinde üretilen elektriği, enerji iletim hatları ve trafo merkezleri ile şehirlere, organize sanayi bölgelerine, fabrikalara iletiyor.

Saniyelik kesintinin bile büyük zararlara yol açabilme ihtimalinden dolayı TEİAŞ ekipleri gece gündüz demeden çalışıyor.

Kışın eksi 20, yazın 40 derece

Ortalama 20 metre yükseklikte, binlerce voltluk elektrik yükünün altında, birçok riski göze alarak ekmek mücadelesi veren yüksek gerilim işçileri kışın kar altında verdiği mücadeleyi yazın da kızgın güneşin altında sürdürüyor.

Sıcak havaya rağmen iletken içlikler ve yanmaz kumaşlardan yapılan kıyafetler giyen işçiler, bu sayede hatlarda akan 154 - 400 kilovat arası elektriğin getireceği tehlikelere karşı korunuyorlar.

"Gece-gündüz mefhumumuz yok"

TEİAŞ 3. Bölge Müdürü Levent Köylü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir anlık bile enerji kesintisinin önüne geçmek için Enerji Bakanlığı öncülüğünde TEİAŞ olarak çalıştıklarını söyledi.

Kurumda çalışanların yoğun ve zorlu eğitimlerden geçtikten sonra çalışma sahasına çıktığını dile getiren Köylü, sıfır kesinti hedefiyle gayret gösterdiklerini vurguladı.

Bölgenin sanayi bölgesi olduğuna ve bünyesinde petrokimya, demir-çelik gibi sürekli enerji ihtiyacı olan sektörleri barındırdığına işaret eden Köylü, şunları kaydetti:

"Hedefimiz sıfır kesinti. Bizler de 806 personelimizle bu enerjinin kesilmemesi, minimize edilmesi adına 7/24 çalışmak zorundayız. Cumartesi-pazar, gece-gündüz mefhumumuz yok. Ekiplerimiz enerjinin sürekliliği adına 7 gün 24 saat çalışmalarını devam ettirmektedir."

Sıcak altında "canlı" bakım

İzmir Trafo Canlı Bakım ekibinde tekniker olarak görev yapan Serdar Gezer ise ekip halinde enerjiyi kesmeden bakım onarım yaptıklarını dile getirdi.

Canlı bakım için yaklaşık bir hafta önceden hazırlıklara başladıklarını aktaran Gezer, hazırlanan raporlara ders gibi çalıştıklarını vurguladı.

Yapılan işin çok riskli olduğunu, bu yüzden de iş güvenliğinin çok önemli olduğunu bildiren Gezer, "Bizim işte hataya yer yok, santimlerin önemi var. İnsanlar sorduğu zaman, işimizi anlatırken biraz sorun yaşıyoruz. 'Canlı bakım ne?' diyorlar. Videolardan gösteriyoruz. Görünce bile işimizden korkuyorlar. Biz işimizi severek yapıyoruz." diye konuştu.

Hava şartlarının zorluklarından bahseden Gezer, "Bizim iletken kıyafetin içine giydiğimiz içlikler var. İçliğin üzerine yanmaz elbiseleri giyiyoruz. Bu ister istemez sıkıntı yaratıyor. Ama iş güvenliği açısından bunları giymek zorundayız. Sıcakta veya soğukta bizim için fark etmez, çalışmak zorundayız." ifadelerini kullandı.

aa