Misafir Kalem
Amerika: İsrail ile ayrılık zamanı...
Yorumculuğun kolay yönü Türk-İsrail krizinde Amerika’nın doğal olarak İsrail’in yanında yer alacağını söylemek. Zaten önüne gelen, Türkiye’nin İsrail ile yaşadığı krizin Washington’a kadar uzanacağını söyleyip duruyor. Acaba gerçek öyle mi?
CSIS (Center for Strategic and International Studies) Soğuk Savaş’ın Küba üzerinde nükleer savaş alarmı verdiği günlerde David M.Abshire ve Amiral Arleigh Burke tarafından kuruldu. Takvimler 1962 yılını gösteriyordu ve bu kurum Sovyetler Birliği ile yürütülen mücadelenin en önemli araştırma-fikir geliştirme-strateji oluşturma merkezi haline geldi. CSIS, Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonra oluşan yeni dünya düzenine uyum sağladı, yeniden yapılanarak strateji geliştirme alanındaki önemini korudu. CSIS’in 2009 yılında yayınladığı Turkey’s Evolving Dynamics:Strtategic Choices for US-Turkey Relations (Türkiye’nin Değişen Dinamikleri: Türk Amerikan İlişkilerinde Stratejik Seçenekler) raporunda ülkenin demokrasisinin derinleşmesinin bütün Müslüman ülkelere örnek olacağının vurgulandığını hatırlatlım yeter.
(http://csis.org/files/media/csis/pubs/090408_flanagan_turkeyreport_web.pdf)
CSIS, bu hafta yeni bir rapor yayınladı. Crossroads: The Future of US-Israeli Strategic Partnership (Dönüm Noktası: ABD-İsrail Stratejik İşbirliğinin Geleceği) Yazarı, CSIS Ortadoğu Programı Başkan Yardımıcısı Haim Malka. Yahudi asıllı Amerikalı araştırmacının raporu, ABD-İsrail stratejik ittifakının her iki ülkedeki birbirine ters gelişmeler nedeniyle tehlikede olduğunu ortaya koydu.
Haim Malka, altı yıl Kudüs’te TV yapımcılığı yapacak ölçüde İsrail ile içli-dışlı bir araştırmacı ama, belli ki, konu, Amerikan ulusal çıkarlarına gelip dayandığında tipik bir Amerikalı olarak davranıyor. Raporunda, özellikle, İsrail’de yaşanılan son gelişmeler sonrasında Amerikalıların bu ülkeyle “ortak idealler ve ortak demokratik değerler” paylaşımı konusunda ciddi endişeler taşıdığını vurgulaması çok önemli.
Malka, raporunda şöyle diyor: “İsrail’in son dönemde Amerika’nin iç politika dengeleri açısından giderek karmaşık bir sorun haline geldiğini görüyoruz. Bunda özellikle genç Amerikalı liberal Yahudiler’in bu devletin sorunları ele alış ve çözümleme metotlarına karşı artan tepkileri rol oynamaktadır.” Malka, Amerikalı liberal Yahudiler’in, özellikle İsrailli Araplar’ın “ötekileştirilme” siyasetine ve her türlü ayrımcılığa karşı duydukları tepkinin altını çiziyor...
Malka’ya göre Amerikan-İsrail ilişkisinin yeniden tarif edilmesi gerekiyor ve bu tarifin esas olarak iki ana zemini olması gerekiyor: 1- Amerika artık İsrail’e, nereye kadar onunla birlikte olduğunu net olarak anlatmalı, yani 1948’ten bu yana süren her koşulda yanındayız politikası bir kenara bırakılmalı, 2- İsrail, yeniden yapılandırılacak askeri yardım programı ile daha az Amerika bağımlısı, daha çok kendi kendine yeter bir ülke haline getirilmeli. Malka raporunda, “ Değişen stratejik ortam çerçevesinde artık Amerika’nın İsrail’e sağladığı güvenlik garantileri konusunda sert sorgulamaların yapılması zamanı gelmiştir.”diyor.
Raporda(http://csis.org/files/publication/110908_Malka_CrossroadsUSIsrael_Web.pdf) artan sayıda Amerikalının İsrail’in güvenlik politikalarını kendi ülkeleri için bir tehdit olarak görmeye başladığının vurgulanması bile ABD-İsrail stratejik işbirliği kavramının giderek bir Soğuk Savaş dönemi nostaljisine dönüştüğünü ortaya koyuyor.
Daha ne anlatayım...
DİP NOT: Yazımı bitirdim, Digitürk’de yayınlanan Amerikan dizisi The Good Wife’ı izliyorum. Bir avukat olan Alicia’nın, bir ara rüşvetten hapse giren siyasetçi eşi Peter ve çocuklarıyla sürdürdüğü yaşam mücadelesini konu alan keyifli bir dizi. Peter, Yahudi lobisinden arzuladığı desteği almak için önde gelenlere Yom Kippur yemeğini evde veriyor. Konu İsrail’den açıldığı anda ailenin 14 yaşındaki kızı Grace’in ani olarak konuya girip Gazze filolarını savunması ve özellikle Mavi Marmara’da şehit edilen 9 Türk’ün hesabını sorması ilginç. Masa başı tartışması dizinin 2010 tarihli 2. Sezon 3. Bölümünde yer alıyor!..Masadaki gencin Yahudi lobisi ileri gelenine söyledikleri ve onun “Siz gençler neden Hamas’ı seviyorsunuz anlamıyorum” yanıtı bugünün Amerikası’nın diziye yansımış özeti gibi...
Ardan Zentürk-Star
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.