Bediüzzaman'lı Din İşleri Kurulunun medya kararı
Bediüzzaman'lı Din İşleri Kurulunun medya kararı
Ahmet Bilgi'nin haberi:
RİSALEHABER-Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin bir dönem üyesi bulunduğu Dar’ul-Hikmet’il-İslamiye medyaya dair önemli bir karar aldığı ortaya çıktı. Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, "Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmî Şahsiyeti" isimli eserinin ikinci cildini hazırlarken yeni belgelere de ulaştı.
1918 yılında Osmanlı Devleti’nin Din İşleri Yüksek Kurulu görevini ifa eden Dar’ul-Hikmet’il-İslamiye’nin Bediüzzaman’ın da imzasının bulunduğu kararın günümüz için de hem basına hem de hükümete tavsiyeler ihtiva ettiğine dikkat çeken Akgündüz, "Ülkemizde çok sayıda yazılı ve görsel basın mevcut. Her ikisinde de hemen hemen her gün hem genel ahlaka aykırı olan ve hem de Türkiye’nin yüzde 99’nun resmî dini olan İslam’a hakaret ihtiva eden yazılar yahut fotoğraflar yayınlanıyor. RTÜK ne derece kontrol ediyor? Biraz şüpheli bir soru" dedi.
Dar’ul-Hikmet’il-İslamiye kararında genel ahlaka aykırı ve dine hakaret eden yazılarda Şeyhülislamlık'ın takip ederek gerekeni yapması ifadeleriyer alıyor.
Belgenin tartıştığı konular şöyle:
-Bir kısım gazetelerde ve mesela Abdullah Cevdet’in çıkardığı İçtihad Gazetesinde genel ahlaka aykırı yazılar, hiçbir dayanağı ve münasebeti bulunmadan yayınlanmaktadır.
-Özellikle İslam Dinini tahkir eden kasıtlı yazılar bulunmaktadır.
-Bu yazıları yazanların hangi millet ve dine mensup oldukları halk taraından açık bir şekilde bilinmemektedir.
-Kasıtlı olarak İslam Dinine hakaret için kaleme alınan bu yazıların Ceza Kanunu tarafından açıkça yasaklandığı ve hatta cezalandırıldıkları bilinmektedir.
14 numaralı karar şöyle:
"Resâil-i Mevkuteden bazılarında ez-an cümle İctihâd Gazetesinde umumi ahlakı hiçbir mevzua müstenid olmayan ve münhasıran Din-i İslamı veya erkân-ı zaruriyesini tezyif gayesi gözedilerek yazılmış bulunan bazı fıkralara tesâdüf edilmekte olduğundan, hangi millet ve dine mensub ve sâlik oldukları anlaşılamayan bu kabil kimselerin neşriyât-ı vâkı’ası doğrudan doğruya Devletin din-i resmîsi olan İslam’a hakaret manasını tazammun ettiği cihetle, haklarında Kanun-ı Ceza ile mü’eyyed olan ahkâmın tatbiki ve bir de bu gibi neşriyât ile edyân-ı mer’iyyeden hiç birine mensub olmadıklarını meydana komayan bu kimselerde şayet memleketin hukuk-ı medeniyesi varsa mezheblerinin tayini ve ol suretde mu’âmelâtda bulunulub münâkehât ve sairede esas olan Nüfus Tezkire-i Osmaniyelerinde de ona göre tashîhât ve ta’dîlât icrâsı içün merci-i âdiyyetinin nazar-ı dikkatlere celb edilmesi münasib olduğu takdirde Makam-ı Meşîhat-ı Ulyâya tezkire tahririne karar verildi.
9 Kânunuevvel 1334.
Bediüzzaman’ın katıldığı toplantılarda alınan bazı kararlar, Dâr’ul-Hikmet’il-İslamiye Karar Defteri.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.