
İsmail BERK
C Cemaati büyüyor
Dijital Kuşak İş başında-3
Dijital çağı okuyanlar düşünmeye ve kendini sorgulamaya başladılar. Çünkü yeni çağın felaketi de/saadeti de aynı altyapıyı kullanacak.
Geleceğin farkında olan siber mücadeleyi daha rahat verebilir.
Hikmet, fazilet, meşru hayat ve örnek tutumlar azaldıkça, dijital kuşak söz dinlemekten ve telkin almaktan uzaklaşmaktadır. Adeta söze karnı tok. Bir şekilde duymaz oluyor, duyarsızlığa sürükleniyor ve yeni dramlara davetiye çıkarıyor.
Gençler için x, y kuşaklarından bahsedilirdi. Artık dijital kuşak da var. Bunu da C kuşağı olarak tanımlıyorlar. Tüketici, bağlantılı, içerikli/siz, bilgisayarlı, iletişim halinde olan ve sürekli bir şeyler tıklayan aktif bir yeni kuşak var.
Kreşlerde büyümüş, dadı veya büyük anne desteğinde yetişmiş bir kuşak. Anne-çocuk ilişkisi daha mekanik, çünkü anne-baba çalışmaktadır. Endüstriyel dönemlerin çocukları bunlar. Çocuklar, çoklu davranış ve eğitim sistemi içinde bocalayıp/etkilenip yetişiyorlar. Kültür çatışmaları içerisinde okul-aile-çevre-bilişim aralığında algıladıkları ile yaşadıkları çelişkiler ise başlı başına duyguları ve düşünme sistemini ikilemlere boğmaktadır. Bu durumda itiraz ettiklerinde veya kabullendiklerinde ikisinde de denge riski oluşmaktadır.
Anne-baba, eskisi gibi zaman açısından müsait değil, gençler ise ev ortamında bile hiç müsait değil. Çünkü odaları ya da bir sehpa veya masaları var, ya da bilgisayar varsa yeterli oluyor. Buna bile gerek kalmadı. Şimdi mobil sistemle “elinde avucunda ne varsa” sözünün anlam değiştirdiği bir dönem içinde sürekli iletişim ağlarında aktive oluyor. Derin ve dip bir çağlayan oluşuyor. İç kanallar birbirini tetikliyor. Etki/tepki fazlalaşıyor. İş yeri bile aile gibi neredeyse dış ortam oluyor. Çünkü ayrı bir yönetim, karar ve etkileşim ağı içinde farklılaşıyor, dönemsel travmalara maruz kalıyor ve başarı yakaladığında ise kontrolsüz bir güç hevesine kapılıyor.
Elde avuçta bir cep telefonu yetiyor. Kulakları tıkamaya gerek yok, zaten kulaklık takılı.
Dijital kuşak, C kuşağı aynı zamanda. Araştırma şirketi Nielsen şu anda 18-34 yaşları arasında olan kitleyi ‘C’ Kuşağı olarak tanımlıyor. Bazı kaynaklar ise yaş üst sınırını 20-22’lere kadar indiriyorlar.
Booz&Company tarafından yayınlanan bir makalede önümüzdeki on yıla yeni bir kuşak olan C kuşağı damga vuracak. 1990 yılından sonra doğan bu dijital kuşak üniversiteye girecek, iş hayatına atılacak ve en önemlisi dünyayı dönüştürecek. Bunu bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak gerçekleştirecekler. (Booz & Company, The Rise of Generation C Implications for the World of 2020, 2).
Dijital dünyanın en önemli düşünürlerinden Brian Solis, bir fütürist, sosyolog ve aynı zamanda dijital çağ analisti. “C Kuşağı” diye tanımladığı sosyal medya kullanıcısının bilginin hem tüketicisi hem de üreticisi olduğunu söylüyor. Şirketlere “Sosyal medyaya uyum sağlamak zorunda olduğunuzu öğrenin artık! Yeni rehberiniz ise C kuşağı” diye sesleniyor. (Brian, Solis, Hedefiniz C Kuşağı Olmalı, Turkishtime, 18.05.2012).
Aslında C kuşağına “yeni cemaat kuşağı” da diyebilirsiniz. Yeni cemaat türleri bunlar. Dijital bütünlükleri olan ve olmayan, öbek öbek veya yaygın ve çeşitlilik içinde birbirleriyle hem beraber oluyorlar hem de ayrı ayrı kalıyorlar.
Yeni cemaatleşme/toplumsallaşma türü olan C kuşağı ya da C cemaati, iletişimde özgür ve seri düşünüyor. İletişim/münasebet biçimi tamamen yatay. Üstünlük vasfı oluşmuyor, herkes ekrandaki bilgi ve görüşleri ile biliniyor. Mecburi beraberlik ve birbirine katlanma zorluğu veya sabır tüketecek katlanma sendromları söz konusu değil.
C türü bir cemaatleşme, çağın yeni ve yatay yapılanma dönemidir. Bilgilenme, müzakere, farklılıklara saygı, birbirini anlama ve tanışıp bilişmek amaçlı verimli kullanıldığı takdirde fevkalade yararlanılabilir. Çok iyi fikirleri harmanlayabilir. Sonra her fert bizzat bir değer olmaktadır. Seri sıra oligarşik bir yapı veya dikey bir etkileme/telkin/propagandadan ziyade paylaşmaya dayalı naif bir mütalaa imkanı verebilir. Müspet cepheden yapılabilecek olan budur.
İnsanların tepki biçimleri, itham etmeleri, hakaret ve küfür düzeyinde karalama yapmaları elbette işin menfiliğidir. Bunun için hem kanunu hem de toplum olgunluğu ve refah seviyesi ile yakalanacak bir seviyeye ihtiyaç vardır. Propagandist reaksiyonlar ile kırıcı, yalana dayalı duyum ve tarafgirlikler üzerinden konuşma/yazma gibi haller ise ahlaki zemini ve müzakere ahlakını elbette rencide etmektedir.
Artık C yapılanması olan gençliğin bu etkileşimini, serbest bir pazar, aynı zamanda engellenemez bir trafik ve geçiş hattı olarak görmek gerekir. Bunu iyiye, müspete çevirmenin fikri zeminini saygı ve farklılık içinde kabul etmek zorundayız.
C kuşağı böyle bir dönemin ürünüdür. İşte C cemaat üyelerinin internet diliyle C ile başlayan özellikleri:
Consumer/tüketici özellikleri çok belirgin. Duygu, düşünce ve enerjilerini tüketiyor.
Connected/bağlantı modundadırlar. Sürekli bir mesaj alma/verme halindedirler.
Content/içerik belirlemesi var veya konular çoğalabiliyor. Zengin bir müzakere veya çatışma menüsüne sahipler.
Communicating /iletişim kuran biri var. Gerçekte yalnız ama beyin ve etkileşim anlamında sanal bir cemaatin her an toplantısındadır.
Community/toplum odaklılar. Adı üzerinde sosyal alışkanlıkları, yaşananları, tepkileri ve yenilikleri medya diline serbest ve birey inisiyatifi yansıtıyorlar. Toplumsal refleks böylece çeşitleniyor.
Creativity/çok üretkendirler ve kendi içeriklerini kolaylıkla dağıtabiliyorlar. Yeni formüllere hızlı geçiş gösteriyorlar.
Computerized/bilgisayarlı bir bilgi destek gücü var. Siber silahlanma içerisindedirler. Kendilerini tükettikleri yerde üretiyorlar. İkmal güçleri yine dijital ortamda oluşuyor.
Clicking/tıklayan bir hareket var. Artık eskisi gibi Clic/klik değiller. Klik yapıyorlar. Birbirlerine bir şeyler gönderiyorlar. Çabalarının adı olmuş cilic/king. (Booz & Company, The Rise of Generation C Implications for the World of 2020)
Belki bu teknik bilgiler koridorunda ilerleken bile bir hayret ve gariplik yaşayabiliriz. Ama realite bu.
Şimdi çağın bu harika silahları üzerinden cihad etmenin ve müspet hareketle nasıl yol alacağımıza kafa yormanın zamanı.
Şimdi, “Computerized” olarak Cemal tecellisi bir cennet, nurani bir cemaat, sırren tenevveret bir meşveret, e-müzakere, “Harikalar asrındayız” müjdesine uygun olarak yeniden düşünelim.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
(Bu cep cemaati hiç bir meşveret kararına uymaz. Cemaati böler. Hizmetlere zarar verirler. Bunların cümlesinin kafası karışıktır. Cep telefonu ile sosyal medyayı takip acilen yasaklanmalı. Olağanüstü toplantılar yapıp acilen yasaklama kararı alınmalı. Allah muhafaza din elden gidebilir, hizmetler çok zarar görür) Parantez içi dünün paradigmalarıydı. Her türlü yeniliğe bir kulp takan düşünceler. Araçlar amaçlara göre anlam kazanır. C cemaati içinde iman hizmeti de çok iyi yapılabilir. Dijital dünyanın dışında kalan dünyadan da ayrılmış demektir.
Yanıtla (0) (0)yazar çok önemli bir tespit yapmış. Tebrikler
Uzun süredir böyle bir konuyu kim irdeleyecek diye bekliyordum. Bizim camiada arayıp da bulamadığım bir konu idi. C cemaati geleceğin örgütleme biçimi. Treni kaçırmak ve bu uzaktaki serseriler ne yapıyor demek zorunda kalmadan yeni oluşumlarda ilgili farkları farkettiren bu tür içerikli yazılara ihtiyaç var.
Yanıtla (0) (0)Bu bir türlü a. b deyip de c demeyen cemaat türüne de belki bir çıkış kapısı olacağı kanaatindeyim. Tesbitleriniz için teşekkürler.
Yanıtla (0) (0)yazarı tebrik ediyorum. Yapılan güzel bir tespit. Bir fotoğraf çekilmiş. Böyle bir gerçek karşısında hizmette yapılması gerekenler de ele alınıp somut öneriler belirtilse iyi olacak.Yoksa geç kalabiliriz.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar yazısını:"Şimdi, “Computerized” olarak Cemal tecellisi bir cennet, nurani bir cemaat, sırren tenevveret bir meşveret, e-müzakere, “Harikalar asrındayız” müjdesine uygun olarak yeniden düşünelim." ifadesi ile noktalamış ve düşünmeye yol açmış. Üstad 'her manaya kaç kelime kullanıldığını gösterir bir kamus' fikriyatını R.Nurlarda gerçekleştirmiş. Marufetullah kitabı olarak tavsif ettiği R.Nurlarda beyan edilen Marifetullah hakikatlarının manaları için kaç kelime kullanıldığının çözümü ehemmiyet kesp etmiş olmakla bu nokta zihinlerimizde gerçek çözüme kavuşturuldu mu? Bizler R.Nurları okurken bu hususu göz önünde bulunduruyor muyuz? Dolayısıyla R.Nurlardaki hakikatları doğru ve yerinde aktarabiliyor muyuz? "C kuşağı bu hususa ne kadar yatkın ve hazırlıklı mı? Kaldı ki A veya B kuşağı bu hususta hazırlıklı ve yeterli olmadığı için fikir ve düşünceleri çatallaştığı kannatındayım.
Yanıtla (0) (0)FİKİRMATİK…
Yanıtla (0) (0)Fikirmatik İsmail, serdeder fikirleri,
Fikrine müştak olan, bende-i zâkirleri.
bir hakikatı tespit edip anlatırken, mutlaka bazıları suçlanmalı mı acaba. C nesli tesbiti çok güzel. Fakat A veya B kuşağı diye adlandırdığımız önceki kuşağı ''hazırlıklı ve yeterli olmadıgî ''gibi ifadelerle suçlamak dogeu olmasa gerek.
Yanıtla (0) (0)Digital ortam ile tanışmam 1988 lerde oldu. çeyrek asırlık bir geçmiş. computer, internet ve ardından sanal xxxx ler. bir zamanlar seksenlerde sibernetik diye bir kitap okumuştum, 1979 baskı, bugünler ile ilgili haber veriyordu. ve her şey teker teker oluveriyor. Yazardan Allah razı olsun böyle bir konuyu gündeme getirdi. aslında bu son 3 yazıyıda devlet büyüklerimizin, siyasilerin muhalefet ve iktidarı ile birlikte elini şakağına getirerek iyice bir okuması gerekir. olaylardan ders çıkararak ne olduk değil ne olacağız demeli. Yılardır Bediüzzaman hazretlerinin söylediği Ey bu vatan gençleri frenkleri taklide çalışmayınız. sözüne kulak vermelilier. bu sözü onlara kim aktaracak ? bizlere iş düşüyor, sosyal medyada bazı mihraklar batılı tasvir ederken biz uyursak daha çok siber kalkışmalar olur. şahsen bu yaştaki çocukların ebeveynleri 1960-65 gibi bizim kuşağımızdır. ana babalara çok iş düşüyor. her çoban sürüsünden mesuldür fikri ile nice güzel günlere.
Yanıtla (0) (0)yazarımızın son üç yazısıda mükemmel. bizlere kapı açtı.
Yanıtla (0) (0)- siber savaşçılara çanak tutanlara dikkat edilmeli.
- sanal algı oluşturarak gerçeği saptıranlara dikkat etmek.
- Tahkiki imana bir kez daha ehemmiyet vermek. Risale-i Nurların asıl gayesi bu değilmi. bu ise, bunu bütün dünyaya yaymaya çalışmak işte sana e-irşad, mürşüdler sadece kendini kurtarmaz, gemisini kurtaran kaptan mı...
- toplum öyle bir hale gelmişki seçim, geçim ve biçim peşinde ; bu hastalık bizleride az çok hırpalamış. ne var yani bu dünyadan kirli bir çorabını öbür tarafa götüren varmı ...
- bu siber kalkışımın içinde olanların çoğuna bakın boş gezenin boş kalfasıdır. işsizlik ve tembelliğin sonucu tenperverliktir. kendini beğenen başkasını beğenmez ve bir zaman sonra yok saymaya başlar. ortadan kaldırmaya yeltenir.
-biz ebeveynler olarak lisan-ı halimizle bu gençlere iyi örnek olursak gençlik neden elindeki sistemi zararına kullansın. şeytan boş durmaz, gençlerin burnunun dibine kadar gelir.
- tarip kolaydır, imar ise zordur. bunun yanında bir tane sıdk bir harman yalanı yutar. hakikatine binaen daima doğrulara destek vermeliyiz.
Yanıtla (0) (0)- sosyal medya ile yalan kolay yayılır. bir twitle atılan bir bilgi geometrik olarak yayılma istidanıdadır. ama bunu doğru bilgi ile silmemiz gerekir . her doğruda bir nur vardır. yalanda kesafet vardır.
- bu siber çağın siber gençlerini dizginlemek zordur. eğer bir genç doğru islamiyet ile müşerref olmuş ise buna hiç bir top gülle zarar veremez. imam hem nurdur hem kuvvettir, hakiki imanı elde eden adam kainata meydan okuyabilir diyen bir ustadın talebeleri olarak bizlere bu iman hizmetini yaymak düşer. aksi takdirde bu gençleri bu çağın kullanımına göre zarar/fayda veren aletlerden korumamız zor olur.
- e-ortamda yada sanal alemde atmak ve tutmak kolaydır. hakikat ortamında her yalanı söylemek biraz daha zor olsa gerek.
- sanal alem yanlış kullanılırsa fiskos ile birlikte yalanı , talanı ve gıybeti ardından iftirayı getirir.