İnsanların karşı cinsinden şefkat, merhamet ve sevgi beklemesi fıtratında vardır. Hele bu karşı cins eşi ve annesi ise, bu istek daha da farklı bir biçimde ortaya çıkar.

İlginin kaynağı ya sevgidir, ya da şefkattir. İnsanlar kaç yaşına gelirse gelsinler ilgi ve şefkate muhtaçtır. “Bir evlat pir olsa da anaya muhtaçtır” dedikleri şey budur.

Evlilikte, erkekler kadınlardan anne şefkati, kadınlar da erkeklerden baba sevgisi beklerler. Baba evinden, ana kucağından kopup gelen bir genç kızın yaşadığı hasret duyguları bazen travmaya bile dönüşebildiği gibi, bazen de önemli psikolojik sorunlara da neden olabilir. Beklediği şefkat ve merhamet duygularına muhatap bulamayan insanoğlunda, eşine karşı bazen ters tepkiler oluşmaya başlar ve sevgi nefrete dönüşebilir.

Ayrıca kadınlar, erkeğinin zamanı kendisiyle geçirmesini ister. Burada daha çok kadınlarda sevdiği kişiyi başkaları ile paylaşmama isteği ortaya çıkıyor. Değil insanlar, hayvanlar bile eşlerini başkalarıyla paylaşmak istemezler. Zamanlarının önemli bir bölümünü beraber geçirmek istemeleri, Yüce Yaratıcı tarafından kendilerine verilen fıtri bir duygudur.

Özellikle hamilelik dönemleri, kadınların tek başına yaşadığı bir süreçtir. Kadınların bu dönemde kapris yapma haklarının var olduğunu kabullenmemiz gerekiyor.

Rahatsızlığı dolayısıyla kendi derdiyle uğraşmaktan, eşine zaman ayıramayan kadının kocasından ilgi beklemesi kadar doğal hiçbir şey yoktur
Erkekler ise hanımlarının bu önemli dönemlerinde, doğru empati yapıp, eşlerini anlayamadıkları müddetçe, eşinin artık kendini sevmediği gibi yanlış bir ön yargıya kapılması söz konusu olabilir. Bu yanlış düşünce erkeğin, hem eşine haksızlık yapması ve anlayışsız koca durumuna düşmesine neden olacaktır.

Kadınlara sorun, özellikle erkeklerin kendilerini anlamadıklarını söylerler. Bu doğruya çok yakın bir iddiadır. Çünkü erkek ve kadın ayrı yaradılışta ve ruhsal yapıdadır. Empati yapsalar bile birbirlerini anlamaları zordur. Onun için anlamaya çalışmanın yanında, anlayışlı olmaları daha tesirli olur. Böylece aile mutluluğu ve saadetini daha kolay yakalamış olurlar. Önemli olan anlayışlı olup sevgiyi bitirmemektir.