Düşünce İklimi: 15

Minnetsizlik duygusu insana huzur verir
‘Eyleme kimseye arz-ı hacet,
Olma kimseye bari minnet,
Âli et himmetini hor kalma,
Gördüğün her şeye talipkar olma’ diyor Nabi. Şairin sözü; birisine yük olmayı adet edinenlere, olur olmaz işlerde bir başkasına minnet etme ihtiyacı duyanlara, himmetini ve gayretini harekete geçirmeyenlere, tembel tembel yerinde durup armut piş ağzıma düş diyenleredir. Hakiki minnet duygularımız bizi yaratan yüce Allah’a olmalıdır. Bununla beraber insanoğluyuz, birbirimize ihtiyacımız mutlaka olacaktır, tabi ki elimizden geldiğince yardım elimizi uzatacağız, dostumuzun ve kardeşimizin yükünü hafifletmeye çalışacağız. Hatta denilir ki; ‘İnsan ihsanın kölesidir’. Bu manada birisinden gördüğü bir iyiliğe teşekkür etmesi nezakettir. Buna minnettarlık da denilebilir. Ancak minneti, mana-i ismi nazarıyla değil mana-i harfi nazarıyla değerlendirmek gerekir. Yani Allah’ın bir nimetini bana ulaştırana, vesile olana bir kere teşekkür edeceksem, asıl sebepleri halk eden Rabbime yüzbinlerce teşekkür etmem gerekir. İyiliği yapan kişi yaptıklarının ecrini ve sevabını Allah’tan beklemelidir, kuldan beklemesi uygun değildir. Yap iyiliği at denize balık bilmezse Halik bilir derler. İyilik gören kişi şükranlarını belirtir veya belirtmez o kendisini bağlar. Ancak iyiliklere nankör olunmamalıdır. İyilikler ve nimetler karşısında insan Rabbine hamd ve şükretmelidir. Buna sebep olan kişiye de teşekkür etmesini bilmelidir. İyilik ve yardım elini uzatan kişiler insanlardan nankörlük gördükçe bu davranışlarından gün gelir vazgeçebilirler. Bu durumda diğer insanlara bir nevi zarar vermiş olur. Bir diğer husus da; iyilik ve yardım eli uzatan bir kişinin sürekli karşı tarafa minnet etmesi, iyiliklerini yüzüne vurması da uygun değildir.

Mülteci olmak
Suriyeliler ilk geldiğinde çadır kent ve konteynerlerde kaldılar. Şimdi Türkiye’de durumları iyi burada doğan, büyüyen, okuyan, evlenen, iş kuran insanlar var. T.C vatandaşı olanlar tüm vatandaşlık hakkından yararlanabiliyor. Suriyeli göçmenlerden canla başla çalışan da var, başıboş gezenler de. Göçün başladığı yıllarda birçok insan vatanını bırakıp bir başka yere göçmüş, bir kısım ise orada vatanını savunmaya devam etmiştir. Tabiatıyla hayat şirindir. Empati yapmak gerekirse çok zor bir karar olsa gerek. Türkiye’de asrın felaketi 6 Şubat depremini yaşadık, yüz binlerce insanımız çadırda ve konteynırda yaşamak zorunda kaldı. Kimseyi kınamayalım, kimseyi ötekileştirmeyelim. Devlet ve millet olarak ahlaki yapının bozulmasına müsaade etmeyelim, disiplinden de vazgeçmeyelim. Yabancıya kapımız açık olsun ama temel ahlaki değerlere zarar vermelerine müsaade etmeyelim.

Her bir günah kalbimizde yaralar açar
inkâr-ı uluhiyet fikri infaz edildi ancak şimdi gençlerimiz levhiyat tuzakları ile kuşatılmış durumda. Sosyal medya, diziler ve internet ailelerimizi ve gençlerimizi tehdit ediyor. Her bir günahta küfre giden yol vardır. Bir nevi imanın mahalli olan kalbimize yol bulan günahlar kalbi karartarak zamanla imanımızı zayıflatacak ve iman nurunu söndürmeye başlayacaktır. Bu muhtemel zararlara karşı yapılacak en iyi hamle günahlardan içtinap ederek Kur’an’ı ve Kur’an’ın tefsiri, bu asrın hastalıklarına reçete olan Risale-i Nur eczalarına dört elle sarılarak okumak, anlamak ve yaşamaya çalışmaktır.

Teknoloji tutkusundan, tutkularınızın tuzağına düşmeyin (4-T)
Teknoloji tutkunuz olsun, ancak tutkularımızın tuzağına düşmeyelim. Yeni teknolojiler hayatımızı hemen hemen her alanda kolaylaştırarak zamanı tasarrufu sağlamaktadır. Eskiden insanoğlu bir haftada yapacaklarını zamanımızda bir günde yapar hale gelmiştir. Bu durumda bir asır önce altmış yıl yaşayan birisi çağımızda yaşamış olsaydı, yedi kat yaşamış gibi olurdu diyebiliriz. Teknolojinin esiri olmadan yararlı yönlerini pozitif manada kullanmak insan hayatını kolaylaştırmaktadır. Önemli olan teknolojinin faydalı yönlerini alıp zararlı taraflarından kaçınmaktır. Gençlerimize ve ailelerimize bu bilinci devlet ve millet olarak devamlı vermemiz gerekiyor. Bu duygu ve düşüncelerle siz değerli okuyucularımızın Cumhuriyet bayramını kutlar, Allah’a emanet ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum