23 yaşındaki Alman Öğrenci ile bir röportaj. Biyoloji okuyor.

Doğadaki, fizikteki, kimyadaki kanunları kim planladı?
Kendiliğinden oluştu.Tesadüf.

O zaman sen neden okuyorsun, okumadan, öğrenmeden, bilgiler senin kafana tesadüfen girseydi?
Bilim iki çeşittir.Öğrenme ile edinilen bilgiler, öğrenmeden, tesadüfen oluşan bilimler. Mesela çekirdekteki bilgiler buna dahildir. Milyonlarca senedir kendi kendilerine oluştular.

Darwin’in Evrim Teorisi hakkında ne düşünüyorsun?
İnsan ve maymunların ortak ataları yarı maymun ve yarı insan idi.

O zaman neden halen maymunlar var, onlar neden insan olmadılar?
Kimi insan oldu, kimi maymun…Ama insanlar daha akıllı olduklarından, daha çok türediler.Dünyada maymundan daha çok insan var.

Din sence nedir?
Din, insanların bir uydurmasıdır. Mesela bence peygamberiniz mutlaka akıllı bir kişiliktir, toplumdaki kötülükleri görmüş ve kanunlar uydurmuştur.İnsanların ona uymaları için de, “Allah’ın emri” demiştir. Peygamber bence bir sosyal reform adamıdır.İnsanlar nasıl oluyor da, bir dine inanıyorlar, hayret ediyorum.

Ben de bir insan nasıl oluyor da, inanmıyor diye hayret ediyorum. Annen İlahiyat profesörü, nasıl terbiye edildin, dini eğitimin nasıldı?
Vaftiz olundum, dini bayramları kutluyorduk, şarkılar söylüyorduk.Okulda da din dersine gidiyordum.İncil’i biliyorum.İlgi duyduğum için, aynı zamanda dünyada da çok müslüman olduğu için, Kur’an’ı da okumak isterim.

Kaç yaşında Allah’a inanmamaya başladın, ateist oldun?
15 yaşımdayken düşünüyordum, belki Allah vardır, belki yoktur diye... Dua etsem de etmesem de, birşey değişmiyordu. Yaklaşık 21 yaşımda ateist oldum. Dindar insanlar açıklayamadıkları herşeye “Allah” yaptı diye kılıf uyduruyorlar. Mesela dünyanın yörüngesinde dönmesi, doğadaki olaylar… Ama hayatta o kadar kötü olaylar oluyor, Allah bunları neden engellemiyor? Ya engelleyecek gücü yok, veya çok merhametsiz.İnsanların kendi iradeleri varsa, o zaman Allah’a neden ihtiyaç var, herşeyi insanlar yapsınlar, kararı insanlar versinler.

İmtihan olunuyoruz. (Uzun uzun açıklamalar yaptım)
Madem Allah benim önceden iyi olduğumu biliyor, neden bu dünyada bu kadar eziyet çektiriyor, hemen koysun cennete. Bu dünyada yaşamanın tek anlamı, cennete layık olup olmadığımızı tesbit etmekse, ne diye bu acı hayatı yaşayayım, Allah zaten biliyormuş sonuçta ne olacak.

Ama bu sefer cehennem’e gidenler derlerdi ki, bizi neden cehenneme atıyorsun, kötü olduğumuzu nereden biliyorsun? Şans vermedin ki hiç? Bu haksızlık olurdu.
Cehennem’de hiçolmazsa enteresan insanlar var, Darwin’de oradadır mutlaka.(Gülüyor)
Ben de herkes gibi iyi bir insanım, hiçkimseye kötülük etmedim, herkese yardım ederim. Mutluyum, eksik birşeyim yok. İyi bir insan olmak için dine ihtiyacım yok. Öldüğümde bakarız artık ne olacak, korkmuyorum. Zaten ölümden sonra başka birşey yok.

İnançlı olmak neden seni bu kadar rahatsız ediyor?
Çünkü dinde çok çelişkiler var. Kesin olarak biliyorum ki, hiçbir yaratıcı yoktur. Herşey Allah olmadan da devam ediyor, yürüyor. Madem Allah bu kadar merhametli, kendi insancıl kurallarımı uyguladım ve dine bağlanmadım diye beni cehenneme atmaz öylese!

Senin inanman için ne yaşaman lazım, ne gibi şeylerin olması lazım?
Bilmiyorum.

Eline Almanca Kur’an verdim. Biraz okudu. ”Normal bir yazıya benzemiyor, sabırdan çok bahsediliyor” dedi.
Başsayfayı açtı, biraz okudu. “Hangi tarafı okudun, bana söyler misin” dedim.
“Bakara Suresi:
6. Gerçek şu ki, kâfir olanları (azap ile) korkutsan da korkutmasan da onlar için birdir; iman etmezler. 7. Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerine de bir çeşit perde gerilmiştir ve onlar için (dünya ve ahirette) büyük bir azap vardır” diye okudu ve güldü.
”Tam da bana sesleniyor, benden bahsediyor sanki…” dedi.