İçişleri Bakanlığından Said Nursi ve Medresetüzzehra cevabı

İçişleri Bakanlığından Said Nursi ve Medresetüzzehra cevabı

Cumhuriyet gazetesi ve CHP'nin Medresetüzzehra Sempozyumu şikayetleri cevabını buldu

Ahmet Bilgi'nin haberi:

RİSALEHABER-Cumhuriyet gazetesi ve CHP'nin Medresetüzzehra Sempozyumu şikayetleri cevabını buldu. İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Medresetüzzehra'nın "tarihimize ve dünya tarihine seçkin bilim adamları kazandırma" gayesine hizmet etmek için kurulmak istendiği belirtildi.

Cumhuriyet gazesi yazarı Işık Kansu, konuyu tekrar gündeme taşıdı. Kansu, “Said Nursi Eğitim Felsefesi: Medresetüzzehra Sempozyumu”nu köşesinde eleştirirken CHP’li Gürkut Acar, konuyu bir soru önergesi ile İçişleri Bakanlığına sordu. Ancak alınan cevap Cuhmuriyet yazarının hoşuna gitmedi.

Kansu'nun yazısı şöyle:

Geçen yıl Van’da, konusu “Said Nursi Eğitim Felsefesi” olan “Medresetüzzehra Sempozyumu” yapıldığını bu köşeden duyurmuştuk.

Sempozyumu düzenleyenler Van Valiliği, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Akademik Araştırmalar Vakfı ve Risale Akademi’ydi. Sempozyumun Onursal Başkanı Van Valisi Münir Karaloğlu, Onursal Başkan Yardımcısı Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal’dı.

Sunulan bildirilerden kimileri “Mektep-Medrese-Zaviye Uyumu. Uygarlığı Doğuracak İklim: Medresetüzzehra”, “Mektep-Medrese-Tekke Ayrışması Karşısında Bediüzzamanın Eğitim Felsefesi” başlıklarını taşıyordu.

Yazımız üzerine, CHP’li Gürkut Acar, konuyu bir soru önergesi ile Meclis’e taşımıştı. Önergeye, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in geçen günlerde verdiği yanıt, ülkeyi kimlerin, hangi mantık çerçevesinde yönettiklerini anlatması bakımından ibretlik bir belge niteliği taşıyor:

“Van Valiliği’nden alınan yazıda, medreselerin mensup olduğumuz medeniyetin bilim yuvaları olduğu, dini bilgilerle fen, matematik, felsefe, edebiyat, astronomi gibi dallarda da eğitimin verildiği, kültürel mirasımızda önemli yer tutan bu müesseselerin toplumun inkişafında saygın bir konuma sahip olduğu, salt din adamı yetiştirmeyen medreselerin tarihimize ve dünya tarihine seçkin bilim adamları kazandırdığı, Medresetüzzehra’nın 20. yüzyılın başlarında bu gayelere hizmet etmek maksadıyla hayata geçirilmek istenilen bir proje olduğu, bulunduğu dönemin üniversitesi olması düşünülen Medresetüzzehra, akademik çevreler ve aydınlar tarafından çokça tartışıldığı, hayata geçirilmesi halinde de özelde Van iline, genelde tüm Türkiye’ye neler kazandırabileceğinin enine boyuna konuşulduğu, valiliğin böylesine önem kazanmış bir hususta diğer kurum ve vakıflarla birlikte sempozyum düzenlemesinin son derece doğal olduğu ve zamanında Medresetüzzehra’nın kurulması düşünülen yerin Van’ın hudutlarında bulunduğu, valiliğin Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim ve bilim politikalarından sapma gösterecek herhangi bir eğilimin içinde bulunmayacağı, bu çalışmalarla eğitime ve bilime katkı sağlamak, tarihsel vakıaları çağdaş bir şekilde yorumlamak amacının güdüldüğü, bu gerçekler ışığında her iddianın mesnetten yoksun zan hükmünde olduğu belirtilmiştir.

CHP'Lİ SERTER DE SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTU

Medresetüzzehra Sempozyumu'na en büyük tepki "ikna odaları mucidi" olarak bilinen CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'den gelmişti. Serter, Valilik, üniversite, Risale Akademi ve ADAG hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.