Emine ALKIŞ
Kafa ile aklın imtizacı
Akıl ve kalbin tek vücut olması için büyük gayretler sarfeden asrın üstadı, ilim hocası olan Bediüzzaman; bir doğuş başlatmıştır. "Vicdanın ziyası ulum-u diniyedir.aklın nuru fünun-u medeniyedir.ikisinin imtizacıyla hakikat tecelli eder" sözleriyle fıtratın özünü, gereğini yansıtmıştır. Her iki uzvun birlikte hareket etmesini, izdivacını gerçekleştirme kanaatinde idi. Beşeriyetin olgun meyveler verebilmesi açısından aklın, ilmin, ruh kalp derinliğinin, zenginliğinin bir arada barınmasının ehemmiyetini vurgulamıştır. Binaenaleyh, kafa ile kalbin aynı yönde aynı halka içerisinde zuhur etmesi hakikatın kapılarını açmak için bir sebeb tayin edilmesidir. Kendi asrını ilim asrına, yüksek eşsiz mana okyanusuna çevirmek isteyen Bediüzzaman, girişmiş olduğu müsbet hareketlerle desteklemek halinde idi. Halet-i ruhiyesi onu hizmetine, vecd haline buhran olarak yansımasıydı. Akıl ve kalbin birlikte kılmak için büyük uğraşlar sarfetmesi, bu gerçeğin değerli etkili olması açısından bir timsaldir.
Ölü ruhları, sönmüş kalpleri, cansız bedenleri donmuş beyinleri,durgun zihinleri canlandırmak uyandırmak ,şuurlandırmak arzusunu yaşayan nice kalp, ruh, mana,gönül erlerimiz ,üstadlarımız ariflerimiz gelmiş idi. Hepsinin tek düşüncesi gayesi ;ahirette kurtaracak ebedi,baki bir eserin olmasıydı. Bu gerçeğe gönül verenler, kulak verenler akıl ve kalbi aynu yolda yürütürek vakıf olmuşlardı. İlimden, kalbin duruluğundan, samimeyetinden, özünden nasibini almak isteyenler bu hakikate talip olmak isteyenler topluluğudur. Zerreden küreye damladan deryaya varlık alemini semalara çıkaran bu beraberlik, birliktelik mutlak surette kudsi,ender bir halete tanıklık eder.
Bu denli kainat nazarında ehemmiyet arz eden neticenin esas kılınması ;elbette beşeriyetin varoluş gayesinin ıspatıdır. Bütün hayatını, bu duruma, fıtratın manasına göre tanzim eden nebilerin yücesi Peygamberimiz (s.a.v) inandığını yaşayan, yaşadığını inanırdı. Kalbin hoşluğuna, berraklığına, sağlam oluşuna beyazlığına, nuruna büyük önem veren Efendimiz her daim canlılığının korunması için uyarılarda çağrılarda bulunmuştur. Nitekim bunu hayatında, sözlerinde fiili olarak görmüş oluruz. Her cihette, kalbin yüceliğine,derinliğine özüne önem verilmesi; aklın korunması ,muvafakkiyeti zinde canlı olması açısından önemli bir husus olduğunu hatırlatıp gönüllere nakşetmiştir.
Cehalet sarhoşluğuna, gaflet çukuruna benlik davasına kapılmadan,akıl ve kalbi köreltmeden bu davete çağrıya kulak vermek,hakikatin idrakına varmak bahtiyar olmanın bir neticesidir.velhasıl;bu yolculukda aklın ve kalbin imtizacını gerçekleştirmek zor olmasa gerek , Zat-ı zülcelal ,aklın ve kalbin birlikte hareket ettiği bu yolda tek vücut olabilmeyi muvaffak eyler inş...
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.