“Ol müttakiler ki görünmeyen aleme inanınlar, namazlarını tam dikkatle ifa ederler. Kendilerine ihsan ettiğimiz nimetlerden hayır yolunda harcarlar.” (Bakara /3)

“Hem namazı tam kılın, zekatı verin, rüku edenlerle beraber siz de namaz kılın.” (Bakara /43)

“Sabır göstererek, namazı vesile ederek Allah’tan yardım dileyin. Gerçi bu çok zor bir iştir, fakat içi saygı ile ürperenlere değil.” (Bakara /45)

“Bir vakit israiloğulları söz alıp ‘Allah’tan başkasına ibadet etmeyin. Anneye, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara güzel muamele edin. İnsanlara tatlı sözler söyleyin, namazı hakkiyle eda edin, zekatı verin demiştik.’ Sonra pek azınız hariç, sözünüzden döndünüz. Hala da yüz çevirmektesiniz.” (Bakara /83)

“Namazı hakkıyla eda edin, zekatı verin. Dünyada hayır olarak ne yapıp gönderirseniz, mutlaka onun mükafatını ahirette Allah katında bulursunuz. Zira Allah işlediğiniz her şeyi görmektedir.” (Bakara /110)

“Öyleyse siz Beni zikredin, Ben de sizi anayım. Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin. Ey iman edenler sabır göstererek ve namazı vesile kılarak Allah’tan yardım dileyin. Muhakkak ki Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bakara /152-153)

“Namazı hakkıyla ifa edip zekatı veren … işte onlardır Allah’ı sayıp günahlardan korunan takvalılar.” (Bakara /177)

“Namazlara, hele salat-ı vustaya (çoğunluk ikindi namazı olduğu kanaatindedir) ve kalkıp huşu ile Allah’ın divanına durun.” (Bakara /238)

“Eğer bir korku halinde iseniz, yaya olarak veya binek üzerinde namaz kılın.” (Bakara /239)

“İman eden, makbul ve güzel işler yapanların, namazı hakkıyla ifa eden, zekat verenlerin, işte onların Rableri nezdinde mükafatları vardır. Onlar için hiçbir endişe yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir.” (Bakara /277)

“Ey iman edenler, Namaza kalkmak istediğinizde yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın.” (Maide /6)

“İyi bilin ki Ben sizinle beraberim. Eğer namazı dikkatli bir şekilde tamtamına eda eder, zekatı verir, resullerime iman eder, onlara sahip çıkar … ben elbette sizin kusurlarınızı örter ve elbette sizi içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştiririm.” (Maide /12)

“Bir de namazı hakkıyla ifa edin ve Allah’a karşı gelmekten sakının, diye emrolundu. Hepinizin sonunda toplanacağı yer O’nun huzurudur.” (Enam /72)

“İnsanları uyarman için indirdiğimiz bir kitap. Ahirete iman edenler buna da inanırlar ve onlar namazlarını hakkiyle kılmaya devam ederler.” (Enam/92)

“De ki benim namazım da her türlü ibadetlerim de hayatım da ölümüm de hep Rabbülalemin olan Allah’a aittir. Eşi ortağı yoktur O’nun. Bana verilen emir budur, O‘na ilk teslim olan da benim.” (Enam /162-3)

“Sizin dostunuz ancak Allah’tır. O’nun resulüdür ve Allah’a tam boyun eğerek namazlarını hakkiyle ifade eden, zekatlarını veren müminlerdir.” (Maide/55)

“Şarap ve kumarla şeytanın yapmak istediği tek şey, sizin aranıza düşmanlık ve kin salmak, sizi Allah’ı zikretmekten ve namazdan alıkoymaktır. Artık bu habis şeylerden vazgeçtiniz değil mi?” (Maide /91)

“Baksana o kimselere ki savaş zamanı değilken kendilerine “savaşa sebebiyet vermeyin, namazı hakkıyla ifa edin, zekatı verin denilmişti.” (Nisa /77)

“Namaz kılanlar, zekat verenler, Allah’a ve ahirete  iman edenler var ya, işte onlara yarın büyük mükafat vereceğiz.” (Nisa /162)

“Kitaba sarılanlar ve namazı gerektiği şekilde yerine getirenler bilsinler ki, biz iyilik için çalışanların mükafatlarını asla zayi etmeyiz.” (A’raf /170)

“Eğer tövbe eder, namaz kılar, zekat verirlerse onları serbest bırakın. Çünkü Allah Gafurdur, Rahimdir.” (Tevbe /6)

“Bununla beraber kafirlikten vazgeçip, tövbe eder, namaz kılar, zekat verirlerse, artık sizin din kardeşiniz olurlar. Bilip anlayacak kimseler için biz ayetlerimizi iyice açıklarız.” (Tevbe/11)

“Mümin erkeklerle mümin kadınlar, birbirlerinin velileri, yardımcılarıdırlar. Onlar iyilikleri teşvik edip kötülükleri men ederler. Namazı hakkiyle yerine getirir, zekatı verir, Allah’a ve Resulüne itaat ederler.” (Tevbe /71)

“Evlerinizi namazgah yapın, namazı hakkiyle ifa edin ve ey Musa müminleri müjdele, diye vahyettik.” (Yunus/87)

“Onlar sırf Rablerinin rızasını kazanmak için sabreder, namazı tam gerektiği şekilde kılarlar… İşte onlar dünya diyarının güzel akıbetini kazananlar.” (Rad/22)

“Söyle o iman etmiş kullarıma: Namazı tam gerektiği  şekilde kılsınlar ve ne alışverişin, ne de dostluğun olmadığı gün gelmeden önce, gizli ve açık şekilde kendilerine ihsan ettiğimiz rızıklardan nimetlerden bağışta bulunsunlar.” (İbrahim /31)

“Ey bizim Rabbimiz, namazı gereğince kılsınlar diye böyle yaptım.” (İbrahim /37)

“Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namaz kıl  ve özellikle sabah namazını. Zira sabah namazı şahitlidir. Sana mahsus olmak üzere gecenin bir kısmında kalkıp Kur’an oku, teheccüd namazı kıl. Böylece Rabbinin seni makam-ı mahmuda eriştireceğini umabilirsin.” (İsra/78-79)

“Nerede olsam olayım beni kutlu mübarek kıldı. Yaşadığım müddetçe bana namazı, zekatı farz kıldı.” (Meryem /31)

“Halkına namazı ve zekatı tavsiye ederdi. Rabbinin Razı olduğu biri idi.” (Meryem /55)

“Muhakkak Benim gerçek ilah, benden başka yoktur ilah. O halde sen de yalnız bana ibadet et, Beni anmak için namaz eda et.” (Taha /14)

“Onları buyruklarımızla insanlara doğru yolu gösteren önderler yaptık. Kendilerine hayırlı işler işlemeyi, namaz kılmayı, zekat vermeyi vahyettik. Onlar yalnız bize ibadet ederlerdi.” (Enbiya /73)

“Onlar ki yanlarında Allah anıldığında kalpleri saygı ile ürperir. Başlarına gelen dertlere sabrederler. Namazlarını hakkiyle ifa eder, Allah’ın kendilerine nasib ettiği  nimetlerden  O’nun rızasında harcayıp dururlar.” (Hac/36)

“Haydi namazı hakkiyle ifa edin, zekatı verin ve Allah’a sımsıkı bağlanın. O sizin biricik Mevlanız, efendinizdir, o ne güzel Mevla ne güzel yardımcıdır.” (Hac/78)

“Onlar namazlarında tam bir saygı ve tevazu içindedirler.” (Müminun /2)

“Onlar namazlarını vaktinde eda edip zayi etmekten korurlar.” (Müminun/9)

“O nura Allah’ın yükseltilmesine ve içlerinde kutlu isminin zikredilmesine izin verdiği evlerde (mescidlerde) kavuşulur. Oralarda sabah akşam O’nun şanını yücelterek tenzih eden öyle yiğitler vardır ki, ne ticaretler, ne alım satımlar onları Allah’ı zikretmekten namazı hakkiyle ifa etmekten alıkoymaz. Onlar kalplerin ve gözlerin dehşetten halden hale döneceği alt üst olacağı bir günden endişe ederler.” (Nur/36-37)

“Öyleyse ey müminler, siz namazı hakkıyla ifaya devam edin, zekatı verin. Peygambere itaat edin ki merhamete nail olasınız.” (Nur /56)

“O müminler ki namazı hakkıyla ifa eder, zekatı verir ve ahirete kesin olarak iman ederler.” (Neml/3)

“Başka herşeyden geçerek ona tam gönül verin. Ona karşı gelmekten sakının, namazı hakkiyle ifa edin.” (Rum/31)

“Onlar namazı hakkıyle eda ederler, zekatı verirler, ahirete de tam olarak ibadet ederler.” (Lokman /4)

“Evladım namazı hakkiyle ifa et, iyiliği yay, kötülüğü de önlemeye çalış ve başına gelen sıkıntılara sabret, çünkü bunlar azim ve kararlılık gerektiren işlerdendir.” (Lokman /17)

“Hem vakarla evinizde durun da daha önceki cahiliye döneminde olduğu gibi süslenip dışarı çıkmayın, namazı hakkıyla ifa edin, zekatınızı verin, hülasa Allah ve resulüne itaat edin.” (Ahzab/33)

“Sen ancak Rablerini görmedikleri halde O’nu tazim eden ve namazlarını hakkiyle ifa edenleri uyarırsın.” (Fatır /18)

“Artık namazı hakkiyle ifa edin, zekatı verin. Allah’a ve Resülüne itaat edin. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” (Mücadele /13)

“Gerçekten insan cimri olarak yaratılmıştır, başı derde düştü mü sızlanır durur. Ama servet sahibi olunca da pinti kesilir. Ancak namazlarını devamlı kılanlar böyle değildir.” (Mearic/19-23)

“Onlar namazlarına tam dikkat ederler.” (Mearic /34)

“Namazı hakkıyla ifa edin, zekatı verin ve bir de Allah’a güzel ödünç takdim edin.” (Müddesir/20)

“Halbuki onlara şirkten uzak olarak yalnız Allah’a ibadet etmeleri, namazı hakkiyle ifa etmeleri emredilmişti. İşte sağlam dosdoğru din budur.” (Beyyine /5)