Teknoloji çağında yaşıyoruz. Dumanla, güvercinle haberleşmenin geldiği son noktadır sanırım cep telefonuyla konuşmak.

Cep telefonları günümüzde her işimizi görüyor. Konuşmak, mesajlaşmak, internet, fotoğraf ve video kaydı, alarm, radyo, müzik dinleme ilk akla gelenlerden. Zaten işin içine internet girdi mi uçsuz bir dünya olup çıkıyor.

Onsuz yapamıyoruz. Geçenlerde bir arkadaş evden çıkarken telefonunu yanına almamış, bir eksiklik hissediyorum demişti. Hepimiz aynı eksikliği hissediyoruz. Bir parçamız, organımız oldu sanki cep telefonları.

Fakat cep telefonu kullanımını toplum olarak abarttık sanki. Gençlerin elinden düşmüyor telefonlar. Sohbetler yok artık yüz yüze. Onu da telefonlarda gideriyoruz. Mesajlaşarak ya da internet aracılığıyla.

Şimdi gelelim asıl konumuza. Başlığı okuyunca içinizden, “Hadi canım sen de, müzik eşliğinde namaz mı olurmuş” dediğinizi duyar gibiyim. Ama oluyor, hem de bal gibi oluyor. Anlatayım efendim.

Önceden camilere girerken şu yazılarla karşılaşırdık: “Islak ayakla girmeyiniz. ” Daha sonra camilere klimalar girdi şöyle yazılmaya başladı:“Klimalar çalışıyor lütfen kapıları kapatınız” Ama artık şöyle yazıyor: “Lütfen cep telefonlarını kapatalım. ” Hatta bunu çok güzel edebi dile çevirmişler ki kim yaptıysa tebrik ediyorum: “Hakla irtibattayken halkla irtibatı keselim”

Fakat nedendir bilinmez, camide her namaz kılışımızda illa birinin telefonu çalıyor. Yani sıradan telefon tonları çalsa içim gam yemeyecek. Biliyorsunuz artık herkesin telefonu, en sevdiği şarkı melodileriyle çalıyor.

Tam huşu içinde dalıyorsunuz namaza, birden bir sesle tüm huşunuz kayboluyor: “Ankaranın bağları da büklüm büklüm yolları. Ne zaman sarhoş oldun da kaldıramıyon kolları” hoppa..

Birgün toplu halde başlayacağız oyuna diye çok korkuyorum. Hayır, zaten günümüzde kendini namaza vererek huşu içinde kılmak o kadar zor ki. Bir de bu dış uyarıcılar işin içine girince zihinler hepten dağılıyor.

Müslümanlar olarak buna dikkat etmemiz lazım.

PEKİ NE YAPMALI?

Bu noktada yapılması gerekenler hakkında www.sorularlaislamiyet.com sitesinde şu şekilde özetlenmiş, okumakta fayda var:

1- Namaza gidecek kimse önce kendine bir dikkat çekmeli, telefonunu cami avlusunda baştan kapatmayı alışkanlık haline getirmelidir.

2- Şayet bir unutma olur da kapatılmayan telefon namazda çalarsa, tek elle kolayca kapatmanın namazı bozmayacağını bilmeli, hemen tek elle müdahale ederek müsait yere koyduğu telefonu parmak ucuyla basıp kapatmalı, namazdakilerin huzurunu bozmayı uzatmamalıdır.

3- Bazı telefon zilleri gerçekten de cami içinde ibadet edenleri tedirgin edecek oyun havaları çalmakta, namaz içindeki huzuru gerçekten de bozmakta, böylece camiye namaza gelenin kazandığı sevap mı, yoksa oyun havaları dinleterek sebep olduğu günah mı daha fazla sorusunu akla getirmektedir. Bu sebeple telefona müzik sesi değil de kuş sesleri gibi tabii hafif sesler koydurmak suretiyle rahatsızlığı asgariye indirmeye gayret etmelidir.

4- Caminin hemen kapısında telefonu açıp cami içindekileri rahatsız edecek yüksek sesle konuşmaktan da kaçınmalıdır.

5- Efendimiz (sas) Hazretleri'nin, 'Namaz içindeki huzur, gözbebeği gibi nazik ve değerlidir, mutlaka korunmalıdır!' ikazı unutulmamalı, telefon gibi dünyevi şeylerle uhrevi huzurun bozulmasına sebep olmaktan korkmalıdır.