One minute

Bir kahvehanede başlayan tartışmanın anında nasıl bir “modern tehcire” dönüşüverdiğini ve bunu yaratan kaygan zeminin nedenlerini düşünürken...

İsrail’in geçtiğimiz yılın Ocak ayında bin 400 Filistinlinin öldüğü operasyonların ardından ilk kez Gazze’deki dört hedefi vurduğu ve üç kişinin de hayatını kaybettiği saldırılara geri döndüm.

 Bu arada, Türk Yardım Grubu’nu Gazze’ye binbir güçlükle sokan Mısır da...

“Filistin’e Yol Açık Konvoyu’na” katılan yedi kişi hakkında tutuklama kararı çıkardığını duyurup, İngiliz vekil Galloway’ı Mısır’dan sınır dışı etti. Bu tabloyu en iyi değerlendirecek, en yetkin kişi Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’dan başkası olabilir miydi?

Üstelik düne kadar Ankara’daydı.

***

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Gazze sınırındaki olaylar için çok çarpıcı şeyler söylemekteydi: “Temel sorun Gazze’ye ambargodur. Bunun sebepleri üzerinde durulmuyor. Sıkıntı Hamas sonrasında İsrail askerinin kaçırılmasıyla başladı. Tüneller açıldı. Tüneller bazı tüccarların ve Hamas’ın kontrolünde. Gazze halkının ihtiyacı olan gıda ve ilaç. Tünellerden ise silah ve yasadışı maddeler dâhil Hamas’ın ihtiyaçları geçiyor.

Gazze’deki maaşları, su ve yakıt parasını Filistin bütçesinden biz karşılıyoruz; bütçenin yüzde 58’i Gazze’ye harcanıyor. Hamas, meşru bir güç olarak kabul görmek için İsrail’le anlaşmak ve suçu Mısır’ın üzerine yıkmak için bu yola gidiyor.”

***

Abbas şöyle devam ediyordu: “Refah kapısında yaşanan olayların sorumlusu Mısır değildir; Hamas’tır. İnsani yardım Mısır’ın önerdiği yoldan ulaştırılmış olsaydı, sorun yaşanmazdı. Konu medya propagandasına dönüştürüldü.”

***

Mahmud Abbas, Hamas’ı Ankara’da da çok açık ve ağır biçimde suçlamaya devam etti:

“İki buçuk yıl kadar önce Gazze’deki darbeden sonra Mısır, Filistin’de birliği sağlamak için büyük çaba harcadı.

Uzlaşma sağlanan belge 10 Ekim’de hem El Fetih, hem de Hamas’a onay için gönderildi.

Plana göre belge 15’inde imzalanacak, 25’inde Filistin’in birliği ilan edilecekti. Biz imzaladık, ama Hamas imzalamadı.

Hamas, görüşmeler sırasında kabul edilen 28 Haziran’da seçime gidilmesini şimdi kabul etmiyor. Seçime gidilmeyecekse o zaman uzlaşmanın anlamı nedir?

Hamas dürüst bir seçimle işbaşına geldi.

Neden şimdi özgür bir seçimi istemiyor. Demokrasilerde iktidar seçimle el değiştirir. Türkiye’de de böyle oluyor.

Sonucun mutlaka lehinize çıkacağı seçim arayışına girerseniz, bu demokrasi olmaz.”

Abbas ayrıca Hamas’ı “Allah’ı ve dini istismar etmek, Filistin halkını bölmek ve barışı çıkmaza sürüklemekle” suçladı.

***

Öte yandan...

Gazze’deki fiili Hamas hükümetinin Başbakanı İsmail Haniye’nin söylediklerine de kulak kabarttım. “Filistin’e Yol Açık” konvoyuna öncülük eden Türk gönüllüleri kabul eden Haniye, “Filistinliler arasında barış olmadan seçim olmayacağını” söyledikten sonra, Mahmud Abbas’ı da ağır biçimde suçlamayı ihmal etmiyordu:

“Ne yazık ki işgal güçleriyle çok rahat görüşürken, kendi halkıyla görüşmede sıkıntı çekiyor”...

***

El Fetih ne?

Filistinli ve Müslüman bir örgüt...

Hamas ne?

Filistinli ve Müslüman bir örgüt...

İsrail’in ablukası altında büyük bir eziyet çekerken kim ile uğraşıyorlar?

Daha ziyade birbirleriyle...

Neden?

İktidar kavgası için...

Biri Türkiye’de...

Diğeri de kabul ettiği Türk heyetine...

Siyasal rakibi için ağza alınmayacak şeyler söyleyebiliyor...

Çok çok garip değil mi?

***

Geçen yıl Gazze’deki vahşette baş suçlu İsrail idi... Ama Gazze saldırısını mümkün kılan da Filistin içindeki iktidar kavgasının ta kendisiydi.

Çileli ve yoksul Filistin halkı yerine, gerekirse hiçbir kutsalı da tanımadan iktidar olmak için “kendi siyasetini” yapmak, bırakın uygulayanı, izleyeni de utandırıyor. İşin içine “siyaset” girince, hiç bir şey göründüğü gibi olmuyor.

***

 Siyasetin göründüğü gibi olması için...

“İktidar olmanın siyasetini” değil, “ilkelerin siyasetini” yapmak gerekiyor...

O da Şark’ta çok zor galiba...

Zor olmasa bir sigara kavgasından “tehcir”, Filistin’deki yerel iktidar kavgasının da imkân verdiği Gazze’deki İsrail vahşetinden de “ölümler” çıkmazdı...

Star

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.