Said Nursi, Atatürk'e Napolyon'a değil Selahattin'e benze dedi
Özcan, Yaşar Nuri Öztürk'e Bediüzzaman'ın Atatürk'e yazdığı mektupla cevap verdi
Risale Haber-Haber Merkezi
Gazeteci Mustafa Özcan, "İslam dünyasının Mustafa Kemal’e ihanet ettiğini" söyleyen Yaşar Nuri Öztürk'e Bediüzzaman'ın Atatürk'e yazdığı mektupla cevap verdi.
Öztürk'ün sözlerini eleştiren Özcan, Milli Gazetedeki yazısında, "Şu mantığı bakın! Bir ümmet, bir İslam dünyası bir adama ve bir tek kişiye ihanet ediyor! Bu nasıl bir ihanet? Bir ihtimal, ‘Müslümanlar Allah’a sırtını döndü’ denebilir. Yani ümmetin tek bir şeye nankörlüğü olabilir. Allah’ın nimetine. Bir de Hazreti Peygamberin getirdiği mesaja nankörlük ettiği söylenebilir. Lakin ümmet, ümmeti merhumedir, dalalet üzerine ittifak etmez. Mustafa Kemal netice itibarıyla, İslam dünyasını bağlayan bir maddi veya makama haiz değildir ki İslam dünyası ona ihanet etsin. Ümmetçi değil, ulusalcı bir liderdir öyle ise ümmet ona nasıl ihanet etmektedir? Mustafa Kemal’in ümmeti bağlayan yönü nedir? Akıl tutulmuş veya tatile çıkmış. Bir ordunun zaferi ve şerefi bir ferde ve tek bir komutana mal edilemez. 28 Şubat sürecindeki gibi ‘ordu milleti doğurdu’ derseniz her şey mümkündür!" dedi.
Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Mustafa Kemal’e yazmış olduğu bir mektubun Güntay Şimşek tarafından ortaya çıkartılıp Haber Türk gazetesinde yayınlandığını hatırlatan Özcan, yazısını şöyle sürdürdü:
"Bu mektupta ilginç bir yön var. M. Kemal’e hitaben şöyle bir ifade yer alıyor, “Napolyon’a değil belki Selahaddin-i Eyyübi gibi İslam kahramanlarına tabi olmanız gerekir.” Bu cümle çok önemli zira Salahaddin Eyyübi Müslümanların birliğini ve dirliğini temsil ediyor. Bediüzzaman, Yavuz ve Salahaddin Eyyübi’ye gönderme yaparken nazarına bu noktayı alıyor. Aksine, Napolyon ise parçalamayı ve uluslaştırmayı hedef almıştır. Mısır’a geldiğinde ilk yaptığı şey ‘Mısır Mısırlılarındır’ fitnesini yaymak olmuştur. Bu kara propagandasıyla diğer Müslüman unsurlarla Mısır yerlileri arasını açmak ve işgali kolaylaştırmak istemiştir. Bu böl yönet sloganıdır. Urabi Paşa da bunu fiiliyata dökmek isteyince Mısır İngilizlerin pençesine düşmüştür. ‘Türkiye Türklerindir’ anlayışı da inkılâplarla birlikte başlamıştır. Bunun diğer unsurları tahrik edecek şekilde kullanılmasına karşı çıkanlara da suret-i haktan bir yargı ile vatan haini damgası yemişlerdir.
"İslam dünyası bugün Napolyon’un yerli çocuklarıyla veya çığırıyla Salahaddin Eyyyübi’nin torunları ve çığırı arasında bir kapışma yaşamaktadır. Bu uluslaşma ile İttihat-ı İslam anlayışı arasında bir kapışmadır."