TSK gündemden ne zaman düşer?

Genelkurmay Başkanımız Orgeneral İlker Başbuğ Hürriyet gazetesinden Enis Berberoğlu ve Metehan Demir’e röportaj verdi. TSK’nın gündemde olmasından rahatsız olduğunu belirtti ama gündemden düşürmeyi sonuç verecek konulara açıklık getirmedi. Her iki gazeteci de mesleklerinin gereğini yaptılar ve doğru soruları sordular.

Fatura GATA hekimlerine kesildi

Başbakan eşi Sayın Emine Erdoğan’ın Kasım 2007’de GATA’ya, Nejat Uygur’a hasta ziyareti yapmak istemesi ve başörtü nedeniyle alınmaması konusunda Genelkurmay Başkanının dikkatle verdiği cevap şöyle “... Sayın Başbakan’ın eşi var olayda. Çok sevdiğimiz saydığımız bir sanatkar Nejat Uygur var. Ki o da bir asker çocuğuymuş. Bir de tabii ki Sayın Nejat Uygur’un eşi var. Şimdi üçü olayın odağında. Açıkça söyleyeyim, bu özel bir durum. Altını çizmemiz lazım. Bu nedenle de, bu özel durumlarda olaylara insani boyuttan bakmak doğru olur diye düşünüyorum. Dolayısıyla bu olay, tabii bu kapsamda özel de olduğu için gerçekten insani boyut içeriyor.”

GATA hekimlerinin esnek davranamadığı, insani boyutu göz önüne almadıkları iddiası ile keşke yapmasalardı kıvamında bir cevap olmuştur.

Üç durum denilirken “1- Protokol, 2- Ünlü ve sevilen bir kişi ve 3- Ünlü kişinin eşi bizim gibi düşünmüyor” kastedildiği anlaşılıyor.

Böyle özel durumda kural delinebilirdi demek bir Genelkurmay Başkanı için ayıptır. Sıradan insanlara yasak devam etsin sorun çıkabilecek kişileri idare edin diyen komutan adil değildir ve ona saygı duyulmaz.

GATA hastane mi, kışla mı, kekimler doktor mu, asker mi?
Askeri hekimlerin en büyük derdi, komutanlarca GATA’nın önce kışla, hekimlerin önce subay olarak algılama eğilimidir.

2007’de böyle bir talimatı veren kurmaya hipokrat yeminini hatırlatmayan hekimlerin sorumluluğu da çoktur. “Eşek olunursa semer vuran çok olur” diyen atalarımızın sözünü meslektaşlarıma hatırlatmak isterim.

Basına servis edilen bir resimle de Somalili çarşaflı kadının GATA’da hasta başındaki  resmi gösteriliyor. Sanki Somalili kadının kıyafeti dini simge değil.

Paşa paşa... Ezan, minare ve başörtüsü dini simgedir ve bu toprakların tapusunun mührü demektir. İngilizler ve Sırplar Türkiye’yi işgal etseler ilk yok edecekleri şeyler bu simgelerdir, sizde onlar gibi davrandığınızın farkında değil misiniz?

Bırakınız özel durum vesaire triplerini açık ve net olunuz.

Askeri Savcılar tamamen bağımsız iddası

Çok gülünç. Bu görüşe Avrupa Birliği katılmıyor. Ayrıca sicilini verdiğiniz savcının bağımsız olduğuna inanmak kendi kendimizi aldatmaktır.... Geçiniz geçiniz kimse inanmıyor.

Hem darbe dönemi bitmiştir diyorsunuz hem de TSK’ya siyasete karışma hakkı veren  İç Hizmet kanunun 35 nci maddesi ve Milli Güvenlik Strateji Belgesi hakkında değişikliği tartışmıyorsunuz.

Rejimi korumak ve kollamak sadece silahlı kuvvetlere kaldı ise zaten o rejim bitmiştir. Baskı, tehdit, korkutma ve zalimlikle hangi düzen uzun süre devam etmiştir gösteriniz... Bırakınız insanlar kendi kendilerini yönetsinler.

Genelkurmay bir kitapçık yayınlıyor içinde şöyle bir madde var.

 “Türban, bir Kur'an hükmü ve ifadesi değildir. Bugün analarımız, ninelerimiz ve kadınlarımız başörtüsünü dini bir gerekçeden ziyade, bir giyim ve yaşam tarzı olarak kullanmakta ve takmaktadır. Türk gelenek ve göreneklerinde türban, peçe ve çarşaf yoktur. Türban, belirli dini inanışın simgesi olarak, toplum yaşamımıza bilinçli olarak sokulmuştur."

Kurmayın din bilimci, sosyal psikolog ve siyasetçi gibi ifade kullanması yanlışlığı askeri megalomaninin bir örneği değil mi? İnsanları olduğu gibi kabul etmeyip dönüştürmeye çalışan zihniyet sağlıksız, zorba ve gayri medenidir.

Türban denilen örtünme biçimi yeni gelenektir ve klasik başörtüsünün modern bir versiyonudur. Sosyologlar böyle diyorlar. Kurmaylar sosyal psikologluk yapmamalı idiler.

Hastaneler kışla değildir, TBMM kışla değildir. Üniversiteler kışla değildir. Toplum da neferat değildir.

Üniformalı Dinozorlar

Dini gerekçe ile baş örtmekten rahatsız olan algı orta çağa aittir. İnsanlar dini gerekçe ile başını neden örtemesin ki?

Bir general dini çağrışımdan rahatsız olabilir ama bunu ideoloji ve sivil din haline getirirse  kendi dogmasını oluşturur ve karşıtını besler. Sonrada halk nezdinde aşağılara düşen itibarına şaşırıp durur.

Bir vatandaş olarak söylüyorum “Sana ne.... ne giyip giymeyeceğime ben karar veririm...”

Bir E. Orgeneralin Cumhurbaşkanın eşinin başını açmasını veya karısını boşamasını isteme münasebetsizliği ve nezaketsizliğine “Hak ettiği cevap verilmişti”

Kadınları kölesi gibi gören üniformalı dinozorlar yakamızdan düşmeliler. Neyse ki ordumuzun genelini bu mantalite temsil etmiyor. Siyaset camiye girmediği gibi kışlaya da girmemeliydi.

Asli görevine döneceğine dair toplumda kanaat oluşmadıkça TSK gündemden düşmemelidir.

TSK yıpranmıyor arınıyor ve temizleniyor. Tabii toplum üniformalı dinozorlara  ‘Hak ettiği cevabı’ vermeye devam ederse.

Haber 7

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum