Gassal Dizisindeki Boşluk

TRT’nin Tabi uygulamasında yerini alan ve kısa zamanda çok fazla izlenme oranlarını yakalayan “Gassal” dizisi, sosyal medyada en çok konuşulan konu haline geldi. Dizinin, 2. sezonunun çekimlerinin tamamlandığı da duyuruldu.

Toplumumuzda hep göz ardı edilen, bahsedilmek istenmeyen ama her geçen gün yakınlarımız, akrabalarımız ya da eş dostlarımızın vefatıyla yüzleştiğimiz bu konuyu gündeme getirdiği için ve hiçbir ahlaki bozulmaya sebebiyet vermeden, ailecek rahatça izlenecek bir dizi yaptıkları için yetkililere tekrar teşekkür ediyorum. Gerçekten, bizlerin hayatını anlatmayan, entrikalardan, aldatmalardan, bel altı konuşma ve görüntülerden rahatsız olduğumuz günümüz dizilerinden sıkılmıştık. Bir ilaç gibi geldi bize “Gassal” dizisi.

Ama bu eleştirilecek yanlarının olmayacağı anlamına gelmiyor. Mesela benim dikkatimi çeken bir husus, dizide cenaze sahneleri olmasına rağmen izleyenlere Kur’an-ı Kerim dinlettirilmiyor. Her bölümde arabesk şarkıları koyulmuş ama bir kere bile Kur’an sesi koyulmamış. Oysa biz ölülerimizi gömerken, onları yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim okuyarak uğurlarız. Kur’an-ı kerim sahneleri koymak için konsepte yeterince uygun bir dizi değil mi sizce?

Dizide, bizim muhafazakâr kesimi rahatsız eden başka hususlar da olmuş. Mesela Gassal rolünü üstlenen Baki karakterinin, hep bunalımda, içine kapanık bir şekilde olması, onu şükür kavramından uzaklaştırmış biraz. Evet, gassalin küçük yaşta annesini kaybetmesi, babasının da onu bırakıp gitmesi zor günler yaşamasına sebep olmuş. Ama yine de, “Allah bize yeter, o ne güzel bir vekildir” diyebilmeliydi Baki. Diğer yandan gassalin içine düşmüş olduğu, dizinin de reklam afişlerini süsleyen replik olan, “Ölünce beni kim yıkayacak?” kaygısı. Evet, hakiki bir Müslüman, ölünce onu kim yıkayacağından ziyade, öldükten sonra başına neler geleceği, imanını kurtarıp kurtaramayacağı düşünmesi gerekiyor. Bediüzzaman, “Böyle dehşetli bir asırda, insanın en büyük meselesi imânı kurtarmak veya kaybetmek dâvâsıdır” demiyor mu?

Ölüm konusunu işleyen bu dizide, sevdiklerimize yaşarken gereken zamanı ayırmamızı, yoksa öldüklerinde çok üzüleceğimiz salık veriliyor. Evet bu doğrudur ve ben de buna katılıyorum. Ancak, ölümün bundan ziyade düşünülmesi gereken tarafı, öldükten sonra neler olacağı olmalıdır diye düşünüyorum.

Baki’nin kredi çekmesi, evleneceğini düşündüğü kızda tesettür gibi kaygılarının olmaması, gelen eleştiri mailleri arasında.

Şunu belirtmekte fayda var. Gassal dizisinde, TGRT’nin evliya dizilerinde olduğu gibi insanları yön gösteren, hidayete kavuşmasını sağlayan amaçlar güdülmemiş. Konsept olarak da farklı zaten. Nihayetinde, günümüz dizilerinden kat be kat hayatın içinden olan, bizi anlatan, ölüm gerçeğinin konuşulmasını ve sorgulanmasını sağlayan bir dizidir. Yazının başlığında bahsettiğim “Boşluk” kısmını da her izleyen kendisi doldurmalıdır. Yani ölüm sizin için ne anlam ifade ediyor sevgili okur? Yani ölmekten korkuyorsak niçin korkuyoruz? Sevdiklerimizden ayrılacağımız için mi, geride kalanlara neler olacağı mı, yoksa bizim başımıza neler geleceği mi?

Sağlıcakla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.