‘Kurban’ın epistomolojisi

Son günlerin moda deyimi olmakla birlikte literatürün en eski kavramlarından epistomoloji.

Bilginin felsefesi deniliyor. Batı kaynaklı bir deyim… Bizim inanç ve kültürümüzde “hikmet” epistomoloji kavramına karşılık gelir mi iddia edemem. Ancak epistomolojinin referansı akıl iken hikmetin referansı esma tecellisidir.

“Kurban” kelimesinin ne anlam ifade ettiği hakkında epistomolojik yönden izah getirmek inanç ve geleneği tartışmak edebe aykırı algılanabilir. Onun için malumu ilan durumuna düşmeden bu vesile dikkateler başka bir yönden yaklaşmak gerekti.

Peygamberler kıssaları da toplumun genelinde dilden dile anlatıla gelen geleneksel kültürel hafızamızda yer almaktadır.

“Kurban” yakın olmak anlamına geliyor. Allah’a yakın olmak.

Allah’a(cc) yakın olmanın iki farklı şekli var.

Biri “kurbiyet” olarak yakınlık diğeri “akrabiyet” şeklindeki yakınlık.

Açacak olursak; “kurbiyet” olarak yakınlık kulların Allah’a yaklaşma iradesi, ifadesi anlamındaki ibadeti ifade eder.

“Akrebiyet” ise Allah’ın kullarına yaklaşması… Bu daha yüksek bir mertebedeki mâneviyatta makam sahibi büyüklerin mazhar olabileceği bir hal olsa gerek…

Temsilde ve teşbihte hata sayılmayacak bir misal verecek olursak;

Yüksek makamın alt makamdakine ziyaretine “akrabiyet”  alt makamın üst makama ziyareti “kurbiyet” e misal olabilir.

Allah(cc) için bu teşbih haddi aşmasından yine de Allah(cc)’a sığınırım.

Kurban kelimesi ile ilgili “karib” kavramının lügat mânâsını işin kolayına kaçarak elektronik ortamda kısa bir gezinti ile  araştırırken elde edebildiğim ansiklopedik bilgiden kurban ile yakınlaşma “akrebiyet” e vesile olduğu anlaşılıyor.

“Karib” ve “akrabiyet”le âlâkalı Kur’an-ı Kerim de 25 ayetin olduğunu birileri bulmuş ortaya koymuş.

“Kurban” ibadetinin Hz. İbrahim (asm) ın zamanın ümmeti ve sonraki ümmetlere muazzam bir “iman-tevhid-teslim-tevekkül” testidir.

Biricik evladını Allah(cc) için kurban edebilme kararı ve bu kararı uygularken kurban olan Hz. İsmail’in tereddütsüz teslimiyetini idrak edebilmek ülfet perdesini kaldırabilmekle mümkün olabilir.  İşte o tereddütsüz iman, itikat ve teslimiyete mukabil Cenab-ı Allah(cc) bıçağa “kesme” emri ile hilaf-ı âdet kanununu değiştirmesi…Hz. İbrahim aleyhisselam ve Hz. İsmail in fedâkârlık, iman, itikat, teslim ve tevekkülün zirve misalidir.O tablodaki hali derk etmek, izah etmek bu zamanın akıl ve mantık kapasitesiyle mümkün olamaz.

Akrabiyete vesile olan diğer sır ise “gariplere” yakın olmaktır.

“Garip” kimsesiz, yalnız gibi anlama geliyor. Allah gariplerle, yetimler, yardıma muhtaçlarla beraber olduğu herkesçe malum…

Allah(cc) “gariplere” yakın olduğuna göre “garipleri” kurban vesilesi ile yakın olana da Allah(cc) yakın olduğuna inanıyoruz.

Şu günlerde komşu ülkelerdeki küresel fitnenin ürettiği ateşten kaçıp ülkemize sığınan milyonu aşan garipler var. O gariplerin duasıdır ki, ateş çemberi ortasındaki bu memleket nisbî olarak huzur adasıdır. Bu Cenab-ı Allah’ın(cc) bu memlekete bir lütfu olduğuna inanıyoruz. Diğer görünmeyen zahire yansımayan bir hıfz-ı ilahi vesilesi var ki, Anadolu’nun İslâm’ın bayraktarlığıdır. Hadislerde bahse konu olan insanlığın ve İslâm ümmetinin maruz kaldığı en büyük musibetin dine gelen musibetleri yaşamsı. Şeairi islâmiye, imanın temellerine uzanan zındıka projelerine karşı Risale-i Nur gibi Kur’anın mânevi mucizesidir.

Evet Türkiye mâddi ve mânevi muktesabatı ve tarihindeki şeref levhaları kazandıran değerleri yaşaması ve yaşatmasıyla özeldir. İslâm âlemine rol modeldir.

Bu vesile ile bütün dost, akraba, kardeş ve arkadaşlarımızın mübarek Kurban Bayramını tebrik eder umum İslâm âlemine hayırlara vesile olmasını niyaz ederim…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum